31 Temmuz 2009

KÖYLÜ…

İlkokul birinci sınıftayım…O gün hırçınlığım üstümde demek ki,tenefüste oynadığım arkadaşıma sinirleniyorum.Çocuk aklım, kendimce hakaret edeceğim –Köylü sende !!! dediğimi hatırlıyorum.Arkadaşım kısa bir süre yüzüme bakıp –Neden öyle söylüyorsun? Hem Atatürk ne demiş “Köylü milletin efendisidir” deyince içimden “Eyvah ben ne yaptım?Bunu nasıl söyledim? deyip çok utandığımı hatırlıyorum.
*************************************************************
detay.

BEKLE BENİ SIĞACIK…

Tatile gitmeden önce bir sürü şarkı yükledim mp3’e hani uzun uzun yürüyüşler yaparken dinlerim diye…Özellikle Pinhani’nin şarkılarını yükleyip Sığacık’ta gezerken dinlemek vardı kafamda (hani Kavak Yelleri modunda) ama unuttuğum için bu isteğimi gerçekleştiremedim.
Şimdi hazırım, Özii’cim sağolsun bir dahaki gidiş için hazırlık yapmama yardımcı oldu… bknz.Sığacık

SUŞİ...

Kayıp balık Nemo tüm aramalara rağmen bulunamadı...

27 Temmuz 2009

YETİŞKİN BİR İNSAN BEYNİNİN AĞIRLIĞI NE KADARDIR ?

Beyin ağırlığı erkekte ve bayanda değişiklik gösteriyor.Uzmanlar bunun nedenini bayanların erkeklere göre daha düşük kiloda olması ve cinsiyet farklılığı olarak açıklıyorlar.O nedenle yetişkin bir insan beyni için alınan ortalama değer 1300-1400 gram arasında değişmekte...

1.kynk.
2.beyin.

*İlgi gösterip tıklayan herkese ayrıca teşekkürler…

İNTİKAMI ACI OLDU…

Kızkardeş: Eyvah !!! Ne yaptın abime?

Öfkeli Arkadaş: Napalım…O da benim kalbimi kırmasaydı…

FARK ETTİM …

Park büyük ve ben onca kayraktaşının içinde bunu fark ettim, ama merakta ettim hiç parçalamadan o şekli nasıl verdin usta ??

diğer görüntü için tık tık!!


bknz.kayraktaşı

26 Temmuz 2009

BİR YOLCU…

1998 yılının güneşli bir Mayıs ayında Lufthansa Havayolları’nın Dublin –Frankfurt seferini yapan uçakta yerini aldı Alman Klaus Schmidt (64) başına geleceklerden habersiz…


Sorunsuz bir şekilde kalkan uçak 3.500 metre yüksekteyken yolcu kendini kötü hissetmeye başladı.Göğsünde ağrı ve nefes almada zorluk çekiyordu…


Duruma hemen müdahale etmek isteyen hostes “Aranızda doktor var mı? “ diye sordu.Yolculardan yaklaşık 40 kişi ellerini kaldırdı.


Hostes bunun üzerine sorusunu değiştirdi.” Kalp doktoru olan varmı? “ yine 40 kişilik ekip el kaldırdı.Sonradan anlaşıldı ki İrlanda’nın başkenti Dublin’de düzenlenen Uluslararası Kardiyoloji konferansına katılan Alman doktorlar ülkelerine dönüyordu.
Yolcuya anında müdahale edildi ve Schmidt’in hayatı kurtuldu…

kynk.Sabah Gazetesi-Mayıs 1998
bknz.kardiyoloji

*******************************************************************
Kaç kişi bu kadar şanslı olabilir hayatta? :)) Finalinde yolcuyu kurtarmış gibi mutlu oldum...

25 Temmuz 2009

TATULA…

Resmi çekmekte biraz geç kaldım çünkü iki gün önce hemen hemen tüm çiçekleri açmıştı Tatula’nın.

Solan çiçeklerin yerine birkaç hafta içinde yenileri çıkıyor ancak o anı yakalamak asıl mesele…

Sıcak iklimi seven bu bitkinin sahibi,eski Yunanlıların savaşlarda düşmanlarını bayıltmak için kullandıklarını anlattı.Çünkü keskin bir kokusu ve zehirli etkisi var.Tabi bu kastedilen zehir etkisi tek bir çiçekle olmuyor onu da ekleyim.

İnternette Tatula ilgili çeşitli bilgiler mevcut,özellikle şifalı bitkiler içinde eski tıpta kullanıldığı anlatılmakta ancak bu tür şeyler riskli olduğu için onları çok ciddiye almamak lazım diye düşünüyorum.


Ben sadece işin görüntü kısmıyla ilgileniyorum.Çiçeklerin hepsi aynı anda açtığında harika bir görüntü oluşuyor.

detay.

ÖZET…

Artık her doğumgünümde aynı şeyi söyler oldum “Vayy bee … yaşıma girdim” Sahi oldum mu o kadar? Ben daha bir şey anlamadım ne çabuk geçti yıllar???
Oysa zaman hepimiz için aynı şekilde işlemeye devam ediyor öyle değil mi?
Seneler sonra aynı yerde çekilmiş bu fotoğraflara baktım uzun uzun bana ait olmasa da...
Demek ki kelimeler olmadan da özetlenebilir “Zaman ve İnsan” hem de sadece iki fotoğrafla…

20 Temmuz 2009

UNUTULMUŞ BİR İZMİR GELENEĞİ…


Bu İzmir’e özgü bir adet.Şimdilerde unutulmuş olsa da benim severek sürdürdüğüm bir gelenek…

Yasemin çiçekleri dallardan toplanıp,çam yapraklarının sivri uçlarına tek tek takılır.Sonra bu demet, içi su dolu geniş bir kaseye bırakılır.Evinizin içine ya da balkonunuza yaseminin güzel kokusu yayılmaya başlar.Özellikle akşam üstleri…


Gelelim bunun neden yapıldığına? Sadece mekan güzel koksun diye yapılmıyor, yaz gecelerinin kabusu sivrisinekler yasemin kokusunu sevmedikleri için ortamdan uzak duruyor...