12 Ocak 2011

MEMLEKETİMİZ SİNEMAYLA NE ZAMAN TANIŞTI ?

Osmanlının son dönemine rastlar memleketimizin sinemayla tanışması.

Önce II. Abdülhamid’e bir gösteri sunulur Yıldız Sarayında.

Fransız hokkabaz padişahın beğenisini kazanınca sık sık gidip gelmeye başlar saraya, yanında yeni görüntülerle…

“Hareketli Görüntüler Alemi” diye adlandırır padişah ve 1896 yılında önce saraya hizmet veren gösterilerin, halka da açılması konusunda talimat verir…

İlk sunum Beyoğlu’nda yapılır.
O dönemde ki ismiyle "Pera" şimdiki adıyla Beyoğlu’nun zengin sakinleri doldurur salonları…

Zaman içinde halkın sinemaya olan yoğun ilgisi padişahı endişelendirir, farklı dünyaları gören gözleri istemez…

Desteğini çeker ve 1908 yılına kadar İstanbul’a elektriğin girmesine izin vermez.

2. Meşrutiyetin ilanına kadar sinema sokaklarda, panayırlarda gezen stroskoplar yardımıyla izletilir.

Zamanla elektrik gelir caddeler,sokaklar aydınlanır.
Yabancı uyruklu vatandaşların girişimleriyle sinema salonları bir bir açılmaya başlar.
İstanbul’dan sonra “Hareketli Görüntüler Alemi” Anadolu’ya açılır sonrası malum…

sinema

SİTE ÖNERİLERİ…

Benimde zaman zaman kullandığım iki site önerisi…


Birincisi fotoğraflarınıza eğlenceli stickerlar yapıştırma, konuşma balonları ve teks’ler ekleme ya da değişik effect’ler uygulama olanağı veriyor.


PiZap ile her şey hayal gücünüze kalıyor,üzerinde birkaç kere deneme yaparsanız daha iyi sonuçlar elde ediyorsunuz.Kayıt ederken (5.resim)sırasıyla Save--public --Save seçeneğini işaretliyoruz.Gelen fotoğrafı da sağ tuşla kayıt edebilir ya da download yapabilirsiniz…




Bir diğeri site ölçüm aracı...

Web adresinizin internet üzerinde popülerlik derecesini detayları ile görme imkanı sunuyor. Google Pagerank, Alexa dünya, Alexa ülke sıralaması ve size backlink veren site sayısını aynı anda görebiliyorsunuz...

11 Ocak 2011

VEZÜV…

Bütün notlar sular seller gibi hatim edilmiş, herkes kendinden emin ancak başa geleceklerden habersiz anfiye geçmiş soruları beklemekte…

Hocamız neşe içinde sınıftaki yerini aldı.Aslında kimse huyunu suyunu bilmiyor, çünkü okulda yeni…

Fotokopi dağıtmasını beklerken “yazın bakalım ilk soru” dedi daha 1.soruyu yazamadan 2. ve son soruyu okudu…

Herkes afallamış “bu kadar mı?” deyip etrafına bakındı.Evet başka soru yoktu.Daha ne sorular planlamışken kafamızda, bu yapılır mıydı?

1.soru hakkında hiçbir fikri olmayan sınıf otomatikman diğer yorum sorusuna yüklendi…

Pompei şehrinde neler olmuştu? Vezüv yanardağı faliyete geçmeden önce insanlar neden ölmüştü?”

Kimisi üç sayfa ile tarihi yeniden yazdı,kimisi bir paragraf ile cevapladı,kimisi de etrafına bakındı durdu…

Sınav sonuçları için üç hafta beklendi, son sınıf herkes bir an önce mezun olma telaşında…

Koridorlarda karşımıza çıkan hocaya merakla “kağıtları okudunuz mu? “diye sorduk,odasına gittik sorduk,bahçede karşılaştık sorduk.Sonuçta tek soruya verilen cevapla çoğumuz geçtik,ama ne yorumlarla…

~~~~~~

Sizinde görülmeyen bir yerle ilgili anınız var mı ? bilmiyorum.Benimki böyle işte,üstelik bir yanardağ ile.:):):)

Vesuvius

Vezüv Google Earth görüntüsü...(Aslında değişen bir şey yok,bölgedeki insanlar nerdeyse volkan kraterine kadar inşaat yapmış.Yanardağ tekrar faliyete geçerse büyük bir felaket kaçınılmaz olucak.)

GÜNÜN SÖZÜ...


"Bir millet savaş alanlarında ne kadar zafer elde ederse etsin, o zaferin sürekli sonuçlar vermesi ancak kültür ordusu ile mümkündür.

Asıl uğraşmaya mecbur olduğumuz şey, yüksek kültürde ve fazilette dünya birinciliğini tutmaktır.

"Kültür zeminle orantılıdır. O zemin milletin seviyesidir..."

Mustafa Kemal Atatürk

08 Ocak 2011

ATLAR NASIL UYUR?

Fuardaki standa yaklaşıp “Batiskaf yaşıyor mu?” diye sordum adam önce şaşırdı ve gülerek “yaşıyor, yaşıyor…” dedi.

batiskaf

Güzelliğini hala unutamıyorum.Doğu gezimizde uğramak istedim “ Sultan Suyu Harasına “ o kadar duydum ismini ancak görmek kısmet olmadı.İzinle girilebiliyor, gerçi görmek isteyeni de geri çevirmiyorlar.

Taaaa Osmanlı zamanında kurulmuş.Burada verimli topraklarda hepsi özel yetiştiriliyor atların, bebek gibi özenle bakıyorlar…

Dedeleri padihşahları taşımış,hepsi asil hepsinin ayrı özellikleri var…

Malatya-Akçadağ’daki bu devlet işletmesini gezerken tek bacağını hafif bükerek havaya kaldırmış bir şekilde gördüm Batiskaf’ı...

Ne yaptığını sordum.Bakıcısı;

“Şu an uyuyor.” dedi ve atların günlerce hatta haftalarca yere yatmadan ayakta durabildiğini ve bu esnada uyuduklarını, ayakta durarak hem daha az enerji harcadıklarını hem de daha rahat ettiklerini, atların ya doğum yaptıklarında ya da hasta olduklarında yere uzandıklarını anlattı…

at

Ankara-Gölbaşı Nisan 2010


Batiskaf foto kynk. Gültekin Tetik

90 DERECE İLE HERŞEY DEĞİŞİR...

90


07 Ocak 2011

BLOGLARIMIZI YEDEKLEMEYİ UNUTMAYALIM...

Herkese küçük bir hatırlatma olsun bu...

Aklıma geldikçe yaparım ama uzun süredir bloğu yedeklemediğimi farkettim.Malum yılın ilk günleri emekler boşa gitmesin değil mi? Şöyle bir eskiyi yedekleyelim...

(çok yazıldı,çizildi yine de bilmeyenler ve bloglamaya yeni başlayanlar için bende ekliyorum.)

blogger yedekleme için;

1. Adım

2. Adım

3. Adım
*Kaydetme işlemini yerel diske yapmayın!! Bilgisayarın çökme ihtimaline karşı D sürücünü tercih etmeyi unutmayın...


~~~~~~~~~~~~~~~~

*15.02.2014  / yazıyı güncelleme adına bu notu düşüyorum arkadaşlar.

Zaman içinde blogger tema değişiklikleri nedeniyle yukarıda ki yazı kullanılabilirliğini kaybetmiş görünüyor ancak mantık olarak gidiş yolumuz ve yapacağımız işlemler aynıdır.

Yeni blogger görünümüne göre yedek almak için aşağıdaki adımları takip ediniz.

 Ayarlar > Diğer sekmesi > Blog araçları > Blogu dışa aktar > Blogu İndir butonuna tıklamanız yeterli.

BİRİ ONU DURDURSUN LÜTFEN... :))

Bir "tık" sayesinde paylaştığımız bu kısa ve eşsiz görüntüler için insanlar saatlerini hatta günlerini harcıyor...

"Vayyy bee adamlar nasıl yakalamış görüntüyü" demekten öteye geçemiyoruz malesef...

Emekçileri kimlerdi bilinmez,bu hafta içinde en hatırda kalan görüntüydü benim için... :))

GÜNÜN SÖZÜ...

knuttz

Bu tiryakiliğimin sonu hayır olur inşallah.Kavanozdaki kahveyi koklayıp öyle geldim masanın başına.Elimde sıcacık yudumluyor ve uzun süre ihmal ettiğim bu bölüme bir söz daha ekliyorum... :))



"Yerini vaktinde terketmeyi bilmek,gerçek olgunluktur. "Victor Hugo

foto.knuttz

06 Ocak 2011

SORARLARSA “EVDE YOK !” DE…

evde yok


Eski İngiliz başbakanlarından Winston Churchill bir dönem bunalmış eve gelen giden kişinin haddi hesabı yok,rahatsız edilmek istemiyor ve dinlenmeye çekiliyor..

Bu arada evdeki hizmetliyi de yanına çağırıp ;

“Beni görmeye gelen olursa evde olmadığımı söyle” diyor ve daha inandırıcı olması için ekliyor.

“Haaaa bunu söylerken ağzında mutlaka benim purolarımdan biri olsun”… :) :) :)

PRİZ SORUNU...

priz

Bizim evdeki prizleri kapatalı çok oldu...

Minik prensesim yürümeye ve karıştırmaya bir başladı prizlere tek tek özel kapak alındı.

Böylece korkulu priz sorunu çözülmüş oldu.Şimdi bu tasarımı görünce birden o aklıma geldi.

05 Ocak 2011

KAYITLARA GEÇMİŞ EN BÜYÜK KAR TANESİ…

Bugüne kadar kaydedilmiş en büyük kar tanesi, Amerika’nın Montana eyaletine düşen 38 cm'lik kar tanesidir…

Guinness Rekorlar Kitabı da ,1887 yılında Fort Keogh bölgesinde yapılan bu ölçümü kayıtlarına
geçmiştir…


kar tanesi

Kar kristallerinin mikroskop görünümleri...

snow

İNEKLERİ TEMİZLEMEK ARTIK ÇOK KOLAY...

İnekler için eğlence saati başlıyor. :)) Tecrübe sahibi olanlar gayet rahat, hatta duruma alışmış görünüyorlar...

Teknolojik imkanları kullanarak, hemde el değmeden kısa sürede tertemiz oluyorlar.Nasıl mı?


HER İŞİMİZ ALLAH’A EMANET…

Hem mutlu hemde şaşırmış bir vaziyette çıktım göz hastanesinden .Evdeki inşaat sonrası alerjik bir durum var diye gittim, gözler kan çanağı olmuş hiç hesapta yokken…

“Mühim değil düzenli damlaları kullanın “dedi doktor.Bu arada numaralar düşmüş nasıl olduysa?? Sevindim işte...

6 ay önce çerçeve aldığım optikçiye gittim yeni camları sipariş verdim.Akşam alabileceğimi söylediler.Pırıl pırıl takılmış camları elime almıştım ki “ yalnız 6 ay içinde numarası bu kadar düşmez “ dediler bilgisayardaki kayıtlara bakarak “yinede bir deneyin bakalım.”

O da ne?? her şey buğulu netlik sıfır…

Hadiiii yeni bir hastane ,yeni bir doktor masrafları kim düşünür göz bu…

Sonuçta yazılan numaralar hikaye çıktı.Tam bir rezillik anlıyacağınız Artık kime,neye inanacağımızı şaşırır hale getirdiler bizi…

Sonra ne mi oldu? Bütün bu olanları tehid etmek için üçüncü bir doktora daha gittim...

04 Ocak 2011

HAVYAR NASIL ELDE EDİLİR ?

Kilo fiyatı milyarlar ile telaffuz edilen havyarın yapımı “The Bucket List” filminde şöyle anlatır…

“Dişi mersin balığı yakalandığında balıkçılar balığın huzur içinde ölmesi için ellerinde geleni yapar.Çünkü balık tehdit hissettiğinde yumurtaları bozan ekşi bir kimyasal salgılar.”

Yumurtasından havyar elde edilen bu balığın etide lezzetlidir, ayrıca sidik torbasından tutkal yapılır...


havyar

BARIŞ MANÇO ve GRUP KAYGISIZLAR (1967)

kaygisizlar


Barış Manço, Les Mistigris grubuyla yollarını ayırdıktan kısa bir süre sonra “Kaygısızlar Grubu” ile anlaşır ve çalışmalarına onlarla devam eder.

O dönem grup üyeleri Fuat Güner, Mazhar Alanson ve Mithat Danışan’dır.Gruba dönem dönem genç müzisyen Fikret Kızılok’ta eşlik eder.Özkan Uğur ise daha ilerleyen zamanda gruba dahil olur.

“Seher Vakti “1967 yılında grubun çıkardığı ilk plakta yer alır. Bu çalışma çok hoş olmasına rağmen Manço’nun fazla bilinmeyen şarkıları arasındadır…


03 Ocak 2011

SADECE SEYRETMEK İÇİN... :))

patates puresi

Görüntüler yılbaşı gecesinden...

Sevilaycım o kadar güzel hazırlamıştı ki ben seyretmeyi tercih ettim.Patates püresinin içinde süt yok,onun yerine kaşar peyniri koymuş.Gözleri çörekotundan, burnu havuçtan... :)))

kart

SiLVESTRE...

silvestre


Geride bıraktığımız yıla ait birkaç görüntü var kafamda.Son ay yaşanmış olaylar daha net elbette.Sıcak suyla bebeği haşlayan bakıcı kadın, pençeleri kesilen şahin vs…

11 aylık Silvestre’ın görüntüsü de onlardan biri ,zaman zaman gözümün önüne geliyor.O bakış, elinde biberonu pek çok şeyi düşündürüyor insana…

Sokağa terkedilmiş,kötü muamale görmüş insan yavrularını temsilen...

Annesi tarafından terk edildikten sonra İspanya’dan İngiltere’ye bir başka hayvanat bahçesine nakledilmiş,çevresinde bakıcıları el bebek gül bebek ilgileniyorlar…

“Amannn hayvan işte “demeden önce düşünmeli.İnsanı insan olduğuna utandıranlara karşı, “iyi bari o kurtulmuş “deyip sevinmeli…

Bu dünya böyle garip işte kimisi ister olmaz,kimisi olur bakmaz...

santillana zoo