post it etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
post it etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Nisan 2011

KENDİNDEN YAPIŞKANLI NOT KAĞIDI “ POST IT ” NASIL İCAT OLDU?

Amerikalı Art Fry 1970 ‘li yıllarda kırtasiye firması 3M’de çalışan boş vakitlerinde ise aktif koro faaliyetleri sürdüren biridir…


Müzik çalışmaları sırasında en çok istediği şey nota kağıtlarından kayıp düşmeyecek aynı zamanda kağıtlara zarar vermeyecek ayıraçlar bulmaktır…


Spencer Silver ise Art Fry’ın aynı şirkette çalışan bir arkadaşıdır.


Silver 1968 yılında yüzeylere yapışan,çıkarıldıktan sonrada leke bırakmayan üstelik yeniden yapıştırılabilen bir yapıştırıcı üzerinde çalışmış ancak istediği verimi alamamıştır…



O dönemde sorununa çözüm arayan Art Fry’ın aklına arkadaşının geliştirdiği bu yapıştırıcıdan kağıtlara az miktarda sürerek kullanmak gelir.Sonuç başarılı olur.Kağıtlar hiç iz bırakmadan çıkar üstelik tekrar tekrar yapıştırılır.


Şirketinin pazarlama departmanıyla görüşse de buluşu gereksiz ve kısa ömürlü bulunur…
Tanıtımını kendisi yapmaya karar veren Fry ,bir gün patronuna gönderdiği dosya üzerine bu kağıtlardan yapıştırır üzerine de notlar düşer.


Sadece ayıraç değil not da yazılabilen özelliğini gören patronlar, 1980 yılında ürüne post-it adını vererek üretime başlarlar.


Kendinden yapışkanlı bu kağıtlar “Fortune “dergisi tarafından 20. Yüzyılın en önemli buluşlarından biri olarak değerlendirilir…

10 Ocak 2010

BİR ANI - BİR EVLENME TEKLİFİ VE SONRASINDA YAŞANANLAR…

Veda zamanı yaklaşmış olmasına rağmen son dakikaları değerlendirmek istercesine sarmaş dolaş bekliyoruz Kaptan’la…
Öğrencilik yıllarımda kaç kez gidip geldim trenle sayısını hatırlamıyorum.Bazen sınıf arkadaşlarıyla matrak muhabbetlerle ,bazen yalnız…
Rahattı ve her şeyden önemlisi güvenliydi o yıllarda.Neyse trenin kalkış düdüğü ile alelacele oturdum yerime el sallıyorum.Kaptan hızla cebinden çıkardığı büyük sarı post- it kağıda bir şeyler yazıyor.Yavaş yavaş hareket etmeye hazırlanan tren camının ortasına “pat” dedi yapıştırdı.Üzerindeki kısa sevgi mesajını okuyup tekrar el salladım…
Yavaş yavaş hızlanmaya başlayan trenin camına notu almak için elimi bir attım açılmıyor.Tekrar ,tekrar yokkk camı hareket ettirmek mümkün değil sıkışmış resmen…
Bilmem kaç km hızla giden trenin kağıdı uçurmasını bekliyorum ne mümkün nasıl bir yapıştırıysa banamısın demiyor.Bu arada yanımdan gelip geçen yolcular camdaki sarı kağıdı ister istemez bakıp okuyor.Bilet kontrolü yapan görevli,tren içinde gezinenler,yol boyunca yanımda yolculuk yapanlar...
Dışarıda o kadar rüzgara ve soğuk havaya rağmen kağıt sabaha kadar uçmadı nasıl olduysa.:)) En sonunda İzmir Basmane garına indiğimizde kağıdı cebime alıp koyabildim.Komik bir anıdır benim için zaman zaman hatırlarım…

Kaptanla liseden arkadaşız,13 yılın sonunda evlendik ancak teklif falan olmadan direk hazırlıklara başlayarak gelişti her şey. Hani evlenme teklifide şöyle ilginç oldu diye anlatmak isterdim ama maalesef öyle bir şey yok bizde…
Şimdi kendime ait bir şey yok dedim ama anlatmak istediğim başka bir evlenme teklifi var beni çok şaşırtan ve de güldüren.Daha önce duymayanlar için anlatalım…

~~ ~~

Amerikalı Reed Harris günlerce düşünür çok sevdiği Kaitlin Whipple’a evlenme teklif edecektir.Arkadaşlarıyla konuşup her şeyi planlar…
Topluca gidilen cafede siparişler verilir. Plana göre genç adam sevdiği kızın bardağına evlilik yüzüğünü koyacak ,sohbet esnasında yüzüğü ağzından çıkarıcak kıza evlenme teklifi edecektir.Buraya kadar her şey normal gözükebilir neticede ağza gelen metal parçasını kim fark etmez?
Ne var ki planlar istenilen şekilde gitmez.Yüzüğü fark etmeden bardaktaki milkshake’i içmeye devam eden Kaitlin yüzüğü bir güzel yutar…O arada genç adam ve arkadaşları bir türlü ortaya çıkmayan yüzüğü beklemektedir.Hatta olayı hızlandırmak için “en hızlı kim içecek ?” yarışı bile yaparlar. :
Boşalan bardağa hepsi şaşkın gözlerle bakarken Redd ,Kaitlin’e iyi olup olmadığını sorar ve ardından durumu anlatır.Doğruca hastanenin yolunu tutan çift röntgen filmleri çekildiğinde yüzüğün midede olduğunu görürler.Doktor bol bol su içip beklemesini söyler kıza.: ))


Sonuçta geri gelen yüzükle birlikte evlenirler.Bu arada Tv programlarına konuk bile olurlar…
Kaitlin bloğunda bu inanılmaz olayı komik bir dille anlatmış üstelik o günün videosunuda eklemeyi unutmamış.



*Bu arada uzun bir post oldu şimdi fark ettim kusura bakmayın arkadaşlar…