EVLİLİK etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
EVLİLİK etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Temmuz 2013

24 Nisan 2013

Düğün.com'un Dayanılmaz Hafifliği


Modern Psikolojinin Vadettikleri

Modern hayatın günümüz dünyasına yansıyan olumlu ve olumsuz dinamiklerini değerlendirdiğimizde mutsuzluğun dalga dalga yayılmasının pek çok sebebini bulabiliriz. Bakın Dalai Lama bunun için ne diyor: “Eğer içsel niteliğe, sakin, dingin bir ruha ve içinizde belirli bir dengeye sahipseniz, dışsal olanaklarınız eksik olsa bile mutlu ve neşeli bir hayat yaşamanız mümkündür." Hepimiz hayatımız boyunca mutluluğun sırrını arayıp dururuz. Modern psikolojinin bu konudaki tavsiyelerine kulak verdiğimizde karşımıza şu 5 öncül çıkar.

1-)Değişime açık olmak

2-) Hayata pozitif bakmak

3-) Yaşamın amacını aramak

4-) Mutsuzluğun nedenlerini bulmak

5-) Müziğin ruhuna kapılmak

Kalp Dostu Evlilik

Son dönem bilimsel araştırmalar gösteriyor ki bireyi mutlu eden faktörler arasında artık “evlilik” de yer alıyor. Evli insanların olmayanlara göre çok daha huzurlu ve mutlu oldukları ve hatta evliliğin kalbe de iyi geldiği bildirildi. Yeni bir araştırmayla, bypass ameliyatı geçiren kişilerin, eğer mutlu bir evlilikleri varsa, evli olmayanlara göre üç kat daha uzun yaşadıkları ortaya çıktı. Öte yandan yaşadığımız bilişim çağının nimetlerinden faydalanmanın insanın mutluluğuna yaptığı katkıyı da göz ardı etmemek lazım. Tüm gün kentin karmaşık dokusundan, iş stresinden, trafikten bezdikten sonra her bir işimizi teknolojiyi kullanarak yapmıyor muyuz? İnternetin bize sunduğu olanakları sömürüp zaman, enerji ve ekonomik tasarruf sağlayarak kendimize daha çok zaman ayırmak bu yolla mutlu olmak istemiyor muyuz?

Düğün.com İş Başında!

Evlilik gibi geleneksel bir konuda bile Dugun.com gelinlikten düğün mekanlarına her şeyle ilgili bilgi sahibi olmanızı kolaylaştırıyor. Bu internet portalı sayesinde kapı kapı gezmek yerine firmalarla iletişim kurup randevu ve fiyat teklifi istiyorsunuz. Düğün hazırlığı kadar telaşlı ve yorucu bir süreci sinirlerinizi hiç bozmadan, günlük hayatınızı aksatmadan, sakince tamamlıyorsunuz. Düğün davetiyesi (http://dugun.com/dugun-davetiyesi?utm_source=bumad) ile ilgili fikir mi edinmek istiyorsunuz, rehber yazıları okuyarak trendleri öğreniyorsunuz. Seçim mi yapacaksınız bütün düğün davetiyesi modelleri (http://dugun.com/dugun-davetiyesi/butun-modeller/16?utm-source=bumad) elinizin altında. Kararınızı verdiniz ve gözünüze kestirdikleriniz mi var, şehrinize göre derlenmiş düğün davetiyesi firmaları (http://dugun.com/dugun-davetiyesi/istanbul?utm-source=bumad) kriterlerinize uygun fiyat teklifi göndermek için sizi bekliyor. İşte tüm hafta sonunuzu bu iş için ayıracağınıza keyifli pazar kahvaltılarını uzun tutarak kendinizi mutlu etmenin en teknolojik yolu. Dugun.com gelinlikten düğün fotoğrafınıza kadar aklınıza gelecek her detayda yanınızda.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

07 Ekim 2012

Aşk Mektubu Karşısında Kadın ve Erkeğin Tepkileri :))

Tatil gününe yakışır, sizi de tebessüm ettirecek cinsinden görüntüler.

Gelin ve damat nikah öncesi  kararlaştırdıkları üzere birbirlerine  mektuplarını vermiş.Şimdi gelinin verdiği tepkiye bir de damadın verdiği tepkiye bakalım. :)))





17 Ağustos 2012

ABAJUR AMA SIRADAN DEĞİL ...



Bugünkü paylaşım bir abajurun hikayesi olucak.İlk bakışta bana da garip gelen ancak hikayesini öğrendiğimde beni çok duygulandıran bir eşyanın hikayesi…

Görseli nette paylaşan justgrant,  düğününden birkaç gün önce aile arasında bir yenen bir yemekte annesinin söz isteyerek konuşma yaptığını, nişanlısına ve kendisine mutluluklar diledikten sonra masanın altından bu abajuru çıkarttığını anlatıyor.

İlk etapta  şaşıran ve ne olduğunu tam anlayamayan justgrant, “Hayatımda aldığım en güzel hediye “ diye bahsettiği  abajuru eline aldığında bakıyor ki i çi çocukluk yıllarından kalan ufak tefek eşyalarla dolu.

Annesi  zaman içinde evde bulduğu ya da çocuğunun pantolanlarından çıkan malzemeleri bir yerde anı  mahiyetinde biriktirmiş.

Yıllar sonra bunu bir cam kavanoza koyarak üstünü kapattırmış ve tasarlatıp oğluna hediye etmiş.

Evet bir annenin elinden ve yüreğinden bu abajurun hikayesi.



09 Ağustos 2011

GELİNLERE KIRMIZI KUŞAK TAKILMASI...


İçinde pek çok manidar anlam taşıyan bu eylemi kim nereden buldu bilmiyorum ancak ben bu hareketi gelenekten öte bayanları aşağılayıcı bir hareket görüyorum.


Gerçekten çok ayıp.


Kime,neyin ispatıdır bu Allahaşkına? 
Siyah ya da kırmızı ya da hiçbirisi kimi ne ilgilendirir.


Kendi rızası ile takanlara da elbet bir sözüm yok, kişisel tercihdir  ancak "bu iş daha önce böyleydi,semboldür diyen yapılmadığında da "aaaa neden acaba?" ile yargılayan baskıcı  zihniyetlere sözüm.

30 Temmuz 2011

BOŞANMA AVUKATI KARTVİZİTİ...

"Her gelene iki kartvizit verirsek, halimiz nice olur" mantığı ile olaya yaklaşan avukat, kesesini düşünerek böyle bir şey hazırlatmış.

Boşanmaya karar vermiş çiftler için kartın her iki tarafına telefonlar ve e mail adresi yazılmış...

Başka  meslek grupları içinde hazırlanan  diğer kartlar burada.


25 Haziran 2011

Bekleme Yapmayın ...


"Bekleme yapmayın! 'Aşk'ını alan 'Acı'ya doğru ilerlesin..."
                                                                                                                                                                                                                                                                  Atilla İlhan

02 Haziran 2011

28 YIL NİŞANLI KALAN ÇİFT NİHAYET EVLENDİ :))

1983 yılında nişanlanmış, İngiltere’de yaşayan ve bugün 63 yaşında olan Ivan Brown ile 55 yaşındaki nişanlısı Barbara Furlonger…


1981 yılında Londra’da bir hastanenin yoğun bakım ünitesinde tanışmışlar.İki yıl sonra nişanlanan çift evlenmek için tam 28 yıl beklemiş.Neden mi? :))


Ayrıntılara çok önem verdiğini, hiçbir detayı atlamadan hazırlık yapmak istediğini anlatan gelin Barbara Furlonger geçen yıl emekli olmuş ve nihayet düğün hazırlıklarına başlamış.


İş yoğunluğundan evlenmeye fırsat bulamayan çift, 12 ayda hazırlıkları tamamlayarak sonunda evlenmiş.



* ben farklı anlamlar çıkarır,bu kadar beklemezdim şahsen. :-o

22 Nisan 2011

GÜNE DAİR ...

Bir arkadaşım kanser hastası tedavisi devam ediyor.Eşi kendisiyle ilgilenmediği için de annesinin yanında kalıyor.
Bir yandan da içi huzursuz, evine telefon açıyor.
 "ancak şu gün dönebilirim, ilaçlar,kontroller vs.bitmedi "diyor.
Eşi de cevap veriyor."İstersen hiç dönme !!"

Eeeee ne de olsa yemek,ütü bulaşık,çamaşır adama kalmış.Kadın hastalanmış bir suç işlemiş.

Neysee lafı uzatmayım.Sabah bir telefon geldi hayat bu yaa adam dün gece beyin kanamasından hakkın rahmetine kavuşmuş...

nature-wallpaper

Sevgiyle yoğurulmamışsa yüreğin, tekkede, manastırda eremezsin...

Bir kez gerçekten sevdinmi bu dünyada, cennetin,cehennemin üstündesin... Ömer Hayyam

12 Şubat 2011

PEKİ SİZİN KOMŞUYA VERDİĞİNİZ DEĞER NEDİR?

“Komşu komşunun külüne muhtaçtır “sözüne yürekten inanır ve bununla ilgili tecrübelerimi zaman zaman paylaşırım belki hatırlayanlar vardır…

Samimi arkadaşlarımdan biri eşinden yana pek bir sıkıntılı, geçenlerde bahsettiği olay bu kadarına da pes dedirtecek kadar...

Adam antisosyal,evinde kimseyi istemiyor kimseyle görüşmüyor.Bir akşam yeni taşınan komşularına çekiç lazım olmuş.Bunların kapısını çalmış, istemiş.Hani vesile oldu diyerek sevinmiş arkadaşım tam da portmantonun üstünde duruyormuş çekiç, tam verecekken eşi yetişmiş kapıya ,”hayır bizde çekiç falan yok” demiş kapatmış kapıyı, böylece başlayacak komşuluk ilişkisi başlamadan bitmiş… :( :(

neighboring

Şimdi elimde yerel “Keyifperisi” dergisi var, Mine Sezer isimli bir hanım yazmış.Günümüzün dramatik komşuluk ilişkilerine dair kendi yaşadığı bir olayı anlatmış hayli ilgimi çekti…

THY’ nın Newyork –İstanbul seferini yapan uçakta yerini almış Mine Hanım, yan koltukta da kendi yaşlarında bir bayan.Yol boyunca tek kelime yok !!! İstanbul'a iniş yapmışlar.

Sonra İstanbul’dan aktarma yapıp Ankara uçağına binmişler, tesadüf bu sefer aralarında koridor olmasına rağmen yan yana oturmuşlar, gene tek kelime yok !!!

Valiz maliz derken serviste sadece bir tebessümle gene yan yana bulmuşlar kendilerini, servisten inip aynı apartmana yönelip asansöre binmişler hem de aynı kata basarak…

Dünyanın öbür ucundan gelen komşular o güne kadar karşılaşmamış, basmışlar kahkahayı o günden sonra çok iyi dost olmuşlar…

Ne diyeyim, kıssadan hisse misali…


foto.

08 Şubat 2011

BENİMLE EVLENİRMİSİN ?

İnanılması güç olaylar zinciri 1981 yılında Amerika’nın Boston eyaletinde yaşanan bir fırtına ile başlar…

Randolph Mantika evinin önündedir, güçlü bir şimşek sonrası düşen yıldırım Randolph’u bu dünyadan ayırır, çok sevdiği genç eşi yalnızlığa dayanamaz birkaç yıl sonra tekrar evlenmeye karar verir…

Başka bir kişiyle, başka bir şehirde, yeni bir başlangıç…

Damat Pepero mutludur, düğün gecesi sigara içmek için balkona çıkar, şehire yaklaşan bulutlar ardından bastıran sağnak yağış sonrası yıldırım düşer hem de damat Pepero’nun bulunduğu balkona, oracıkta can verir…

Genç kadın sinir krizleri geçirir olanlara inanamaz, geçirdiği depresyon sonrası yakınları bir kliniğe yatırır…

İyileşir yeni aşkla olanları unutmaya çalışır şansız kadın, klinikteki bir doktora aşık olur, evlenirler…

Bir gece telefon gelir acil hastaya yetişmesi gerekir doktorun, hava gene yağmurludur yıldırım düşer doktor tam da arabadan inmek üzeredir fakat sonuç kaçınılmaz olur, o da ölür…

Uzun tartışmalara sebep olan bu ilginç olay Londra Üniversitesi uzmanları ve ünlü İngiliz tarihçilerinin hazırladığı “İki Yüzyıl içinde Yaşanan İnanılmaz Rastlantılar” isimli çalışmada yer alır…




foto.

28 Kasım 2010

ALDATILAN KADIN ÖLMEK İSTEDİ AMA...

Vera Czermak, Çek Cumhuriyeti’nde yaşayan bir ev hanımıdır…

Günün birinde tüm dünyası başına yıkılır.Eşi tarafından aldatıldığını öğrenen kadın girdiği depresyondan çıkamayınca hayatını sonlandırmaya karar verir…
Prag’da oturduğu apartmandan kendini boşluğa bırakır, Vera Czermak’ın eşi ise o esnada aşağıdadır ve apartmana giriş yapmak üzeredir…

Kadın, metrelerce yükseklikten kocasının üzerine düşer ve adam oracıkta ölüverir…

Şans eseri hayatta kalan Vera Czermak kısa sürede sağlığına kavuşur, eşi ise dünyanın en ilginç ölüm şekli listesinde ki yerini alır…


foto.
*bu yazı Nuray Bartoschek'in çevirisiyle "Nigel Blundel-The World Greatest Mistakes " kitabından yararlanılarak hazırlanmıştır.

06 Kasım 2010

KÖTÜ BAŞLAYAN BALAYI NASIL BİR SÜRPRİZLE SONUÇLANMIŞ ?

Mersin’de banka müdürü olarak çalışan Çetin Kocaer, evliliğinin ilk günlerini unutulmaz kılmak hem de yeni yerler gezip görmek için bir balayı tatili planlamış.

Günler öncesinden otel rezervasyonları yapılmış,hazırlıklar tamamlanmış…

Programa göre İzmir’e gelen yeni evli çift, dönemin en gözde oteline giriş yapmış.

Kendilerini oldukça ciddi karşılayan resepsiyon görevlisi listeye şöyle bir göz atıp “İsminizi göremiyorum efendim,maalesef şu an bütün odalarımız dolu” diye cevap vermiş…

Aldığı cevap karşısında çok şaşıran genç adam, bir ay önce otel yönetiminden gönderilen tebrik ve rezervasyonu onaylayan yazıyı cebinden çıkarıp göstemiş.Buna rağmen yanlışlığı düzeltememiş…


O arada resepsiyona çağırtılan otel müdürü de üzgün olduklarını,fuar nedeniyle tüm odalarının dolu olduğunu tekrarlayıp durmuş…

Büyük bir hayal kırıklığı ve kızgınlığın olduğu bir an da genç adamın omzuna bir el dokunmuş...

Anahtarları uzatmış bir şekilde karşısında duran Sakıp Sabancı “Benim odamda kalabilirsiniz,henüz çıkmamıştım zaten.Hem yeni evli bir çift odasız kalır mıymış? ” demiş gülerek…

Bu jest karşısında duygulanan çift, kabul edemeyeceklerini söylemelerine rağmen odalarına uğurlanmış…

Ama asıl sürpriz bundan sonra yaşanmış. :)) Otelde geçen üç günün sonunda hesabı kapatmak isteyen yeni evlilere “tüm masrafların düğün hediyesi olarak Sakıp Sabancı tarafından karşılandığını, herhangi bir borcun olmadığını” söylenmiş…


foto.
kynk.”Unutamadığım Anım”-Bütün Dünya

14 Eylül 2010

BİR YASTIKTA 86 YIL…

2005 yılında “Dünyanın En Uzun Evliliği”ni 75 yılla tescillemek isteyen bir çiftin başvurusunu Guinness kurulu değerlendirmeye alır…

Bu başvuru o dönemde rekorları düzenleme ekibinde çalışan Iris Godette’nin dikkatini çeker. Çünkü ona göre dünyanın en uzun evliliğini büyükannesi ve büyükbabası yapmıştır.Ne var ki bunu tescillemek o güne kadar aklına gelmemiştir…

Kısa bir araştırmayla haklılığını kanıtlar ve 81 yılla “Dünyanın en uzun evliliği” ünvanı büyükannesi ve büyükbabasına verilir…

Kuzey Carolina’da oturan Herbert ve Zelmyra Fisher çifti 13 Mayıs 1924 tarihinde evlenmiştir.

Photobucket

Coca Cola şişeleme fabrikasından emekli Herbert Fisher, eşi Zelmyra’ya göre çalışkan,gayretli ve tasarruf sahibi bir babadır.Herbert ise Zelmyra’nın sağlıklı beslendiğini ve düzenli egzersiz yaptığını anlatır…

Birçok gazete ,dergi ve web sitesinde haberi çıkan çifte göre uzun evliliğin bir sırrı yoktur. Sadece “bu kadar uzun evli kalacağımızı bizde bilmiyorduk” diye açıklama yaparlar… :))

Bu uzun evlilikten Başkan Obama bile etkilenmiş olucak ki, Beyaz Saray’da yapacağı resmi davet için kendilerine övgü dolu davetiye gönderir…

Bugün Zelmyra Fisher 102 ,Herbert Fisher 106 yaşındadır ve 10 torun, 9 büyük torun, 4 büyük büyük torun sahibidir…

Photobucket

yararlanılan kynk. foto.

20 Haziran 2010

ÇİRKİNLİĞE KARŞI SİGORTA...

İngiliz Richard Jones, 29 yaşındaki eşi Nicole Jones’u şakayla karışık
“Eğer yaşlanınca çirkinleşirsen seni terkederim” diye tehdit eder...

Sarfedilen bu cümle karşısında ne yapacağını bilemeyen genç bayan düşünüp taşınır ve en sonunda soluğu bir sigorta şirketinde alır...

Sigorta şirketine eşinin hamileliği sırasında da kendisini beğenmediğini, bunu sık sık dile getirdiğini anlatarak güzelliğini sigorta ettirmek istediğini anlatır...

Bunun üzerine sigorta şirketi Nicole Jones’un aylık 200 pound (yaklaşık 480 TL) ödemesi karşılığında on yıllık sigorta yapabileceğini,bu süre zarfında on kişiden oluşan denetçi kurul ile bayanı ara ara denetleyeceğini şayet eşi tarafından eski güzelliğini yitirdiği gerekçesiyle terkedilirse 100.000 pound ( eski paramızla 260 milyar) ödemeyi taahhüt eder...


kynk.
kynk.

17 Haziran 2010

KABİLİYETLİ KADINLAR… :))

“ Bir zamanlar erkeğin üstün olduğuna inanıyordum. Sonra evlendim. Karım bu inancımı tamamen yıktı.” demiş Amerikalı aktör Jack Lemmon…

Photobucket

Jack Lemmon kimdir?

kynk.

25 Mayıs 2010

BİR ŞEYLER DEĞİŞMİŞ OLMALIYDI…



“Bir kere şunu anlamanız lazım,siz evli değilsiniz.15 yıl boyunca neyi beklediniz bilmiyorum ama eşim diye bahsettiğiniz kişi kocanız değil,resmi nikah olmadan da bu isteklerinizin gerçekleşmesi mümkün görünmüyor.” dedim sorununu anlatan bayana, yol göstermeye çalıştım…


Bu konuşmanın sonlarına doğru Mehmet Ali amcada katıldı bize.Tebessüm ederek ayakta sessizce dinledi.Bayan gittikten sonrada traji komik öyküsünü başladı anlatmaya…

63 senesinde Konya’nın Kadınhanı ilçesi-Şahören köyünde öğrencilerinin birinci dönem karnelerini hazırlarken fark etmiş, bir öğrencisi belgeleri olmadığı halde kayıt yaptırmış.Velisini çağırmış.”Bu çocuğun nüfus cüzdan bilgileri lazım,nüfus cüzdanını getirin yoksa karne alamayacak” demiş. Annede çocuğunun kimliğinin olmadığını ve yol yordam bilmediğini söyleyerek yardım istemiş.

Bunun üzerine nüfus idaresindeki arkadaşını arayan Mehmet Ali amca,göndereceği aileye yardımcı olunmasını rica etmiş…

Kısa süre sonra arkadaşı dönüş yapmış.”İyi de demiş.Bu çocuğun kimliğinin çıkması için önce annesinin doğması gerekiyor.Annesi de nüfus kayıtlarında yok ki” diye espri yapmış…

Bu sefer anneanne ve dedenin kayıtlarına bakılmış.Onların da nüfusta kayıtları yokmuş… :-0

Mehmet Ali amca aileyi tekrar bularak onlarla tek tek konuşmuş.Önce 50’li yaşlardaki anneanne ve dedenin nüfusa kaydı yapılmış, kısa süre sonra da resmi nikah kıyılarak bilgileri buraya eklenmiş.Bu aileden doğan çocuğun anneside nüfusta yerini almış.O da kısa süre sonra resmen evlenerek bilgilerini kayıt ettirmiş.Veeee nihayet küçük öğrencininde ismi nüfusta yerini almış…

Tabii bu işlemler olurken karneler çoktan dağıtılmış.O öğrenci ancak ikinci dönemin sonunda nüfus cüzdanını ve karnesini eline alabilmiş…

Aslında çok yazık bu anlatılan,yıl 2010 birşeylerin çoktan değişmiş olması gerekirdi.Hala daha kendini kandıran,resmi nikah olmadan yaşayan kadınların olması şaşırtmaya devam ediyor insanı…


19 Şubat 2010

"HER EVLİLİĞİN TEMELİNDE BOMBA VARDIR…"

Usta tiyatrocu Can Gürzap’a evliliklerle ilgili düşüncesini sormuşlar.
O da, “Her evliliğin temelinde muhakkak bir bomba vardır.O bombanın patlayıp patlamayacağını çiftlerin karakter yapısı ve yetiştirilme tarzı belirler…” demiş…
~ ~~ ~~ ~
Okurken 5-6 sene öncesine gittim...
Kaptan’ın kuzeni nikaha saatler kala yengesiyle sohbete dalmış.Kafası belli ki karışık …
”Yengecim ne dersin? zaman geçtikçe evlilikler daha da oturuyor değil mi? Mesela kızın evleneli beş sene oldu.Sence ilk günlerden bugüne bir fark yok mu? diye sormuş…
Yengesi de “Valla evlilik bu hiç belli olmaz,bazen oturur bazen de ayaklanır” diye karşılık vermiş…
~ ~~ ~~ ~
:)) Bekarlar için merak konusu olabiliyor. Aslında hepimiz yaşayarak öğreniyoruz.Kimse baştan ne olduğunu bilmiyor.Konuyla ilgili kafanızın karışık olduğunu düşünüyorsanız büyüklerinizin deneyimlerinden yararlanabilirsiniz.Bence mantıklısı bu...