09 Eylül 2020

Çocuğunuz süt sevmiyor mu? Sütü Sevdirecek harika bir tarifim var!



Dün bir arkadaşıma çaya davetliydim. Öğleden sonra olduğu için çocukları evdeydi. Ben de giderken onların sevebileceği lezzetli bir şeyler almak istedim. Ufak tefek atıştırmalık yiyeceklerin yanında marketten en sevdiğim markanın ambalajlı sütünü aldım. Süt, bizim evde çok tüketildiği için artık her alışverişlerimde sanırım hiç düşünmeden sepete ekliyorum.

Evlerine gittiğimde arkadaşım torbaları boşaltırken sütleri kendime aldığımı sanınca biraz şaşırdım. Meğer çocukları süt “sevmezmiş”. Benim düşünceme göre, çocuklar bir gıdayı, bir yiyeceği sevmediğinde bu gerçek fikir değil, bir etkilenme veya zorlanma sonucu oluyor. Yani çocuğu yemesi veya içmesi için zorlarsan o çocuk o gıdayı bir daha tüketmeyebiliyor. O yüzden çocukları serbest bırakmak, sıkmamak, o gıdayı farklı tarif ve formlarda denemelerini sağlayarak onlara sevdirmek lazım. Hele ki konu beslenme için olmazsa olmazlardan süt ise….

Arkadaşımla sohbet ettiğimizde  çekinerek ambalajlı sütleri pek kullanmak istemediğini söyledi. Nedenini sorduğumda ise besin değerinindüşük olduğunu duyduğunu ama bunu da araştırmadığını, tamamen kendi fikri olduğunu söyledi. Hızlıca bir google’layarak onunla birkaç araştırmayı paylaştım.  Çıkan sonuçlar,onu şaşırttığı kadar beni de şaşırttı. Zira bilmediğim bir sürü şey öğrendim. Bu vesileyle arkadaşıma da teşekkür ederim yeni şeyler öğrenmemi sağladığı için.

Araştırmam sonucunda edindiğim bilgileri kısaca sizinle de paylaşmak istedim. Süt özelikle 1-4 yaş döneminde zihinsel gelişime katkı sağlıyor. Çocukluk ve ergenlik döneminde güçlü kemik ve diş oluşumunu sağlıyor.  Sonraki dönemlerde yani gebelik ve emzirme dönemlerinde bebeğin sağlıklı gelişimi için gerekli vitamin ve minerallerin vücuda alınmasına ve bebeğin kemik gelişimine yardımcı oluyor.

Hamilelik dönemlerinde annelerin çoğunda yaşanan kemik ve diş problemlerinin oluşumunu önlüyor. Yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerinde ise yaşanması olası olan kemik problemlerinin önüne geçilmesinde etkili rol oynuyor. Vücudun ihtiyaç duyduğu protein, kalsiyum, fosfor, B2 vitamini gibi birçok besin öğesini de içinde barındıran süt sağlıklı ve kaliteli yaşamın anahtarı diyebiliriz. Eğer siz de yaşamınızı daha kaliteli sürdürmek, olası sağlık problemlerinin önüne geçmek istiyorsanız her gün az 2 bardak süt ve 1 porsiyon süt ürünü tüketmenizi öneririm. Uzmanlar yetişkin ve yaşlıların da ortalama 2 bardak süt içmelerini öneriyorlar. Hal böyle olunca aslında sütün günlük beslenmemizde ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmüş oluyoruz.



Ambalajlı Sütler Nasıl üretiliyor?

Ambalajlı sütler, ısıl İşlem Görmüş İçme Sütleri Tebliği’ne uygun ısıl işlem geçirerek ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanan tesislerde üretiliyor.

Isıl işlem, dünya çapında tüm sütlere uygulanan bir yöntemmiş meğer. Bu işlemin  amacı, sütün besleyiciliğinden ve içeriğindeki vitaminlerinden de herhangi bir kayba uğramadan, insanlarda ciddi hastalık riski oluşturabilecek etkenlerin tamamen uzaklaştırılmasıymış. mış.
Bu arada aranızda çiğ süt kullanan varsa diye çok ama çok önemli bir bilgi eklemek istiyorum. Çiğ olarak tüketime sunulan açıkta satılan sütler biliyorsunuz sokakta, dükkan önlerinde, mağaza kapılarında filan satılıyor. E tabii soğuk zincir de hak getire! Bu sütlerde soğuk zincir sağlanamadığından, tüketiciye ulaşana kadar geçen taşıma sürecinde toplam bakteri yükü artıyor. Bu zararlı mikroorganizmaların uzaklaştırılması amacıyla evlerde kontrolsüz bir şekilde uzun süre kaynatılıyor ve bu yüzden vitamin-mineral kayıpları ambalajlı sütlere göre daha fazla oluyor.

Özetlemek gerekirse; kendi sağlığınız ve çocuğunuzun sağlığı için her yerden süt almayın, çiğ süt almayın, denetimden geçmeyen sütü doğal sözüne kanıp eve sokmayın. Çocuklarınızı da onu sevmiyor, bunu sevmiyor diye şartlandırmayın. Sadece neyi nasıl sunacağınızı bilin ve çocuğunuza, yeni şeyler denemesi ve sevmesi için her zaman şans verin.  Çocuğunuza sütü sevdirecek bir tarifle bu yazımı sonlandırıyorum 
Şimdiden hepinize afiyet olsun.

Çilekli& muzlu Smootie Tarifi:
• 10 adet çilek,
• Yarım olgunlaşmış muz
• 1/2 bardak kutu süt,
• 2 küp buz.
• Çocuklar için hazırlıyorsanız 1 tatlı kaşığı bal
Yukarıdaki karışımı 1 dakika blender’dan geçirin ve şahane bir yaz içeceğiniz hazır!
Bir boomads advertorial içeriğidir.

#9Eylul


Doğum günün kutlu olsun İzmirim.❣

01 Eylül 2020

Son Dönemde İzlediğim Dizi / Film Tavsiyelerim...


Uzun bir bekleyiş sonrası işbaşı yap sonra tekrar ara ver derken düzenimiz allak bullak oldu diyebilirim.


Elbette evimizde kendimizi güvende hissetmenin yerini hiçbir şey tutmuyor bu bir gerçek. Neticede pandemi süreci hala devam ediyor, hastalık bitmiş değil hatta yeni bir döneme girdiğimiz şimdiden belli…

Gerekmedikçe dışarı çıkmıyorum.
Evde bulunduğum süre içinde sıkıldığımı pek söyleyemem yıllardır çalışan biri olarak evde olmayı özlemişim. Evet evde iş çok hatta zaman zaman daha çok yorulduğumu söyleyebilirim ama güzel zamanlarda geçiriyorum.
Bu süreçte izleyip beğendiğim yapımları paylaşmayı planlamıştım fakat bir türlü denk getiremedim.

Gerçi film izlemenin  modası hiç geçmez. Evde olduğumuz sürelerde yapılabilecek en iyi aktivitelerden biri. Bu anlamda yazmak için geç kalmış saymıyorum kendimi.

Umarım tavsiyelerim sizin de hoşunuza gider.
İlk olarak bir dizi önerisi ile başlamak istiyorum.

” The Terror “ yaşanmış gerçek olaylardan esinlenerek hazırlanmış bir yapım- 10 bölüm.



İsmi itibariyle önce ön yargılı davranmıştım ancak sürükleyici hikayesi ve gizemi çözme çabası ile 1. sezonu bitirdiğimde uzun süre etkisinden çıkamadım. Ansiklopedi ve internetten olayla ilgili araştırmalar bile yaptım. Müthiş bir yaşanmışlık  ve dramla izlettiren  oyuncu kadrosu mükemmeldi.


1846 yılında Kuzey Kutbuna keşif için yola çıkan Erebus ve Terör isimli iki gemide yaşanan gizemli olayları anlatıyor.

The Terrör ‘ün 2. Sezonu konusu ve içeriği bakımından tamamen farklıydı – 10 Bölüm.
İzlenebilir  ancak  1. Sezonun verdiği etki ve tadı ikinci sezonda bulamadığımı söyleyebilirim.



Diğer tavsiyem, gözyaşları ile bitirdiğim 2018 yılına ait  Çağan Irmak filmi “Bizi Hatırla”…
Bu zamana kadar nasıl izlememişim?
Hayatın içinde tempolu koşuşturmalar, sorumluluklarımız  içinde unutulan duygular  ve değerleri sorgulayan bir  filmdi.
Anlatımı çok dokunaklıydı. Ailece izlenebilir.



Netflix dizileri malum bu ara çok popüler. O kadar çok seçenekte var ki insan karar veremiyor.
Unorthodox  çok kişiden  duyduğum  4 bölümlük mini dizi, gerçek hayat hikayesi farklı anlatımı ile beğendiğim bir yapım oldu.
Gelenekçi sistemin içinde benliğini kaybetmiş  genç bir kızın  isyanı ve başkaldırışı anlatıyor. Amerikan- Alman ortak yapımı,    yaş sınırı var.

Gözden kaçanlardan 2018 yapımı Adrift –Sürükleniş yine gerçek yaşanmış bir hayat hikayesi.
Evlilik planı yapan bir çiftin okyanusa açıldıktan sonra verdikleri yaşam mücadelesini anlatıyor. Oldukça duygusal bir sonla bitti ben beğendim.


Ve son tavsiyem özellikle anne - babaların izlemesi gerektiğine inandığım  8 bölümlük dizi "Defending Jacob" (Jacop'u Savunma).

Aile yaşantısı içinde çocuğumuzla yeteri kadar ilgileniyor muyuz ? Sosyal yaşantı içinde çocuğumuz nasıl biri ? Başlarına gelebilecek kötü olaylarda ebeveyn olarak neler yapabiliriz ? Çocuğumuz için hangi zorlukları  göğüsleyebiliriz? sorularıyla kendisini izlettiriyor. 

William Landay‘in aynı isimli romanından uyarlanmış.



Önceki film tavsiyelerime bakmak isterseniz burada.

Diğer sosyal ağlardan beni takip için;