Dünya tarihinin en büyük bağışıyla,en modern silahlarıyla geldiler. 4 kıtadan yüz binlerce asker vardı. Birkaç saatte geçerim dediler 11 ayda geçemediler...
Çanakkale Zaferimizin 107. yıl dönümünde bizlere bu vatanı emanet eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.
Allah hepsine gani gani rahmet eylesin, mekanlarını cennet etsin.
Çanakkale Zaferimizin 100. yıldönümünde bizlere bu vatanı emanet eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.
Allah hepsine gani gani rahmet eylesin, mekanlarını cennet etsin.
"Kış günü gezi olur mu?" demeyin.Zaten olamadı... O gün şansımıza hava iyiydi ancak ufak bir kaza ile ayak bileğimi burkunca gezme planlarımı gerçekleştiremedim. Konya'ya daha önce birkaç kez gitmiştim ama hepsi eş-dost ziyareti ile sınırlı kalmıştı.Hiçbir yerini gezmemiştim. Varış öğle saatlerine denk geldiği için önce yemek yedik.Eğer Konya'ya hiç gitmediyseniz hemen belirteyim şehirde 600'e yakın lokanta bulunuyormuş. Kararsız kalmamak adına gideceğimiz yeri önceden belirlemiştik. Tercihimiz Cemo Restoran oldu. Temizliği, servisi ve müşteri ilişkilerinden memnun kaldık.Konya'nın "etli ekmeği" meşhur dediler.Herkes kafasında kuşbaşı doğranmış et tasavvur etti ama bildiğiniz kıymalı pide sadece uzunluğu ve hamurunun çok ince oluşu farklı.Sonradan öğrendik ki Konya'ya gelince aslında tandır yemek lazımmış.Kısmetse bir daha ki sefere... Konya'ya Mevlana'yı ziyaret amaçlı gittik yukarıda bahsettiğim gibi yürüyemeyeceğimi anlayınca oturmayı tercih ettim dolayısıyle Mevlana Müzesinden görüntü alamadım.
Çanakkale / Gelibolu’dan gelen bu tatlıdan ilk defa haberim oluyor.Tatlının isminden de anlışalacağı üzere, Mevlana’nın kurduğu Mevlevilik Felsefesini yaymak ve yaşatmak için o dönemde bir çok Mevlevihane yapılmış. Bunlardan en büyüğü olan Gelibolu Mevlihanesinin iki mutfağı bulunurmuş.”Birinde aş pişer mide doyar,beyin güçlenirmiş.Diğerinde insan pişer ,beyin doyar,yürek güçlenirmiş”.İşte bu tatlı o dönemde şifa amaçlı yapılıp dağıtılırmış.
Peki unsuz,yağsız ve şekersiz yapılan bu tatlının içinde ne var ? Nasıl yapılıyor? derseniz yüzde yüz doğal meyveler (Hurma,üzüm,ceviz,badem,kayısı,incir,fındık,haşhaş,susam) ve baharat karışımlarıyla yapılıyor içindeki vitamin –minerallerle her yaş grubundaki insana hitap ediyor…