#ankara #engellikedi #koruyucuaile #duyuru
aile etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
aile etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
16 Mart 2018
09 Aralık 2014
Ne Demiş?
"İki küçük oğlum var,biri 10 diğeri 11 yaşında.Bir karım var, bir evim ve de arabam.
Bütün bunlar ne zaman oldu? Ben hâlâ sokakta yürüyen dokuz yaşında çocuk gibiyim."
Bütün bunlar ne zaman oldu? Ben hâlâ sokakta yürüyen dokuz yaşında çocuk gibiyim."
21 Eylül 2014
♥♫♪☼♥♫♪☼ Pazar Günü Dilekleri
Bu Pazar, keyiflerin en güzeli muhabbetin en neşelisi sizlerle olsun.
Dostlukla.♥♥♥
Diğer sosyal ağlardan beni takip için;
22 Mayıs 2013
Orjinal Tasarimli Merdiven Kitaplik
Güney Kore merkezli Moon Hoon firmasının özel bir site için
tasarladığı çok amaçlı merdiven kitaplık.
Merdiven projelendirilirken özellikle çocuklar
düşünülmüş.Basamak araları düşmeye karşı oldukça geniş tutulmuş.Hızlı iniş için
kaydırak bile konulmuş.
Rahat oturuma sahip basamaklarda kitaplar özellikle ayak
takılmasına karşın içe gömülür vaziyette bırakılmış.
Hani çok amaçlı dedik ya evin home cinema bölümü yine
merdivenlerin üzerine kurulmuş merdivenlerin arka bölümü de yine kütüphane ve iki
kişilik çalışma-okuma masası şeklinde desteklenmiş.
28 Şubat 2013
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Güvenli İnternet Filmi
Hedef kitle özellikle çocuklar, anne babalar daha dikkatli olmalı.
29 Aralık 2012
Kardeş gibisi var mı şu dünyada?
Şanslı olduğum konulardan biridir.Benden yaşça küçük olmasına rağmen,her daim beni düşünen,kollayan bir kardeşe sahibim.Gerçi aynı şekilde bende onu düşünür,hep yanında olmaya çalışırım.
Bence kardeşlik ilişkilerindeki güç birliği, aileden gelen yetiştirme şekline bağlıdır diye düşünüyorum.
Kardeşlerin iyi ilişkilerde bulunması, henüz küçük yaşlardan başlanarak bireylere öğretilmeli.
Anne ve baba önce adaletli olmalı,çocuklar arasında rekabet ya da haksızlık olabilecek durumlar yaratmamalı.Hepsine sevgiyi eşit dağıtmalı...
Şimdi nerden çıktı? diyebilirsiniz.
Dün bu görüntüyü izleyince çok duygulandım.Bilmiyorum daha önce gördünüz mü?
Bence kardeşlik ilişkilerindeki güç birliği, aileden gelen yetiştirme şekline bağlıdır diye düşünüyorum.
Kardeşlerin iyi ilişkilerde bulunması, henüz küçük yaşlardan başlanarak bireylere öğretilmeli.
Anne ve baba önce adaletli olmalı,çocuklar arasında rekabet ya da haksızlık olabilecek durumlar yaratmamalı.Hepsine sevgiyi eşit dağıtmalı...
Şimdi nerden çıktı? diyebilirsiniz.
Dün bu görüntüyü izleyince çok duygulandım.Bilmiyorum daha önce gördünüz mü?
16 Eylül 2012
22 Ağustos 2011
EŞİNİ DÜŞÜNÜP DESTEK VEREN, PAYLAŞIMCI BABALAR İSTİYORUZ !!!
Siparişleri verip masamızda beklerken bir çift takıldı gözüme, genç ve güzel anne henüz birkaç aylık bebeğini omuzuna yatırmış piş pişlerken diğer eliyle yemeğini yemeye çalışıyordu tabii çatalı öyle bir tutuş aceleyle, yemekle yememek arasında cebelleşiyordu...
Baba ise sandalyesine yayılmış, rahat rahat yemeğinin tadını çıkartırken bir yandan deniz manzarasına ve insan kalabalığına kaptırmış kendisini kolasını yudumluyordu.
Eğer ki çiftler hayatı paylaşmak için bir aradaysa birbirlerine destek olmalı hatta erkek eşini daha bir koruyup kollamalı bir kere kıyamamalı, centilmen olmalı bana göre, önce eşini doyurup sonra kendi yemeli.Çocuksa onunda çocuğu neticede...
Bizim evin balkonuna zamanında güvercinler yuva yapmıştı. Erkek güvercin yumurtaları bekleyen dişisine aylarca yiyecek taşımıştı hani o "kuş beyinli" dediğimiz kuşlar bile böyleyken insanoğluna ben yakıştıramadım doğrusu bilmem anlatabildim mi???
Baba ise sandalyesine yayılmış, rahat rahat yemeğinin tadını çıkartırken bir yandan deniz manzarasına ve insan kalabalığına kaptırmış kendisini kolasını yudumluyordu.
Eğer ki çiftler hayatı paylaşmak için bir aradaysa birbirlerine destek olmalı hatta erkek eşini daha bir koruyup kollamalı bir kere kıyamamalı, centilmen olmalı bana göre, önce eşini doyurup sonra kendi yemeli.Çocuksa onunda çocuğu neticede...
Bizim evin balkonuna zamanında güvercinler yuva yapmıştı. Erkek güvercin yumurtaları bekleyen dişisine aylarca yiyecek taşımıştı hani o "kuş beyinli" dediğimiz kuşlar bile böyleyken insanoğluna ben yakıştıramadım doğrusu bilmem anlatabildim mi???
28 Haziran 2011
FOTOĞRAFLARDA GEÇEN OTUZBEŞ YIL…
Fotoğraf sanatçısı Nicholas Nixon'ın otuzbeş yıllık projesi.
Nixon , Brown kardeşleri her yıl aynı tarihte görüntülemiş.Siyah beyaz fotoğraflarda geçen yıllar, kızkardeşlerde ki değişim insanı duygulandırıyor.Yaşlanma hayatın kaçınılmaz bir gerçeği...
Ben içlerinden yirmi tanesini sizler için seçtim.
08 Mayıs 2011
24 Mart 2011
“ BEGÜM10 “ DENEYİNDEN ÇIKAN KORKUNÇ SONUÇLAR …
Haberde bahsi geçen kitabı henüz almadım ancak içeriğini oldukça merak etmekteyim…
Yazar Barış Çiçek “Sesimi Duyan Var mı?” isimli kitabı çıkarmazdan önce bir deney yapmış.Zaten kitapla ilgilenmemin ilk sebebi bu oldu.
Sonuçlarını okurken tüylerimi ürperten hatta beni insanlıktan soğutan bir deney …
Yazar, internette çocuk ve gençlerin sıkça kullandığı sohbet sitelerinden birine giriş yapıyor.Kendisini 10 yaşında ilkokul 5. sınıf öğrencisi olarak tanıtıyor.Kullanıcı adını Begüm olarak belirleyen Çiçek, katılımcının yaşını da göstermek için 10 rakamını isme ekliyor.
Begüme’e ilk 10 dk.’da birebir pencereden 25 özel görüşme talebi geliyor.
28. dk’da talep sayısı 100’e ulaşıyor.
Bunların 43 tanesi ilk cümlesinde cinsel içerikli sözcükler kullanıyor.Bunun üzerine Begüm, özellikle bu 43 kişiye 10 yaşında olduğunu tekrar belirtiyor.Sadece bir kişi özür dileyerek bağlantısını kesiyor.Diğer penceredekiler görüşmeyi kesmediği gibi bağlantının kopmaması için olağanüstü çaba sarfediyorlar.
Hepsi büyük bir istekle 10 yaşındaki çocuğa cinsellik hakkında bilgi vermeye çalışıyor.
Çocuğu kendisine bağlamanın ilk adımlarını atan istismarcılarcılar içinde, çocuğun IP numarasını ve bilgisayarı kullandığı yerin ikametgahını tesbit etmeye çalışanlar bile çıkıyor…
Öte yandan istismarcıların hepsi erkek olmadığı, kadın istismarcıların erkeklerden çok daha tehlikeli olduğu yapılan yazışmalarda anlaşılıyor.
Türkiye’de cinsel istismar konusunda Akademik yayınlar olsa da bunların ailelerin çok kolay anlıyabileceği dilde yazılmadığını, kitabı bu amaçla çıkardığını anlatıyor Barış Çiçek…
Sonuçta bizler yetişkiniz, sanal ortamda yapılan her şeyin kontrolü elimizde fakat görüldüğü gibi çocuklarımız olabilecek tehlikelerden habersiz...
Kız olsun,erkek olsun hayattaki en değerli varlıklarımızın sapık zihniyetlerle böyle bir ortamda karşılaşıyor olması yeterince sinir bozucu.
Bu şartlarda çocuklarımızı interneti iyi ve doğru kullanması konusunda bilinçlendirmeli hatta gerektiğinde denetlenmeli diye düşünüyorum.
Yazar Barış Çiçek “Sesimi Duyan Var mı?” isimli kitabı çıkarmazdan önce bir deney yapmış.Zaten kitapla ilgilenmemin ilk sebebi bu oldu.
Sonuçlarını okurken tüylerimi ürperten hatta beni insanlıktan soğutan bir deney …
Yazar, internette çocuk ve gençlerin sıkça kullandığı sohbet sitelerinden birine giriş yapıyor.Kendisini 10 yaşında ilkokul 5. sınıf öğrencisi olarak tanıtıyor.Kullanıcı adını Begüm olarak belirleyen Çiçek, katılımcının yaşını da göstermek için 10 rakamını isme ekliyor.
Begüme’e ilk 10 dk.’da birebir pencereden 25 özel görüşme talebi geliyor.
28. dk’da talep sayısı 100’e ulaşıyor.
Bunların 43 tanesi ilk cümlesinde cinsel içerikli sözcükler kullanıyor.Bunun üzerine Begüm, özellikle bu 43 kişiye 10 yaşında olduğunu tekrar belirtiyor.Sadece bir kişi özür dileyerek bağlantısını kesiyor.Diğer penceredekiler görüşmeyi kesmediği gibi bağlantının kopmaması için olağanüstü çaba sarfediyorlar.
Hepsi büyük bir istekle 10 yaşındaki çocuğa cinsellik hakkında bilgi vermeye çalışıyor.
Çocuğu kendisine bağlamanın ilk adımlarını atan istismarcılarcılar içinde, çocuğun IP numarasını ve bilgisayarı kullandığı yerin ikametgahını tesbit etmeye çalışanlar bile çıkıyor…
Öte yandan istismarcıların hepsi erkek olmadığı, kadın istismarcıların erkeklerden çok daha tehlikeli olduğu yapılan yazışmalarda anlaşılıyor.
Türkiye’de cinsel istismar konusunda Akademik yayınlar olsa da bunların ailelerin çok kolay anlıyabileceği dilde yazılmadığını, kitabı bu amaçla çıkardığını anlatıyor Barış Çiçek…
Sonuçta bizler yetişkiniz, sanal ortamda yapılan her şeyin kontrolü elimizde fakat görüldüğü gibi çocuklarımız olabilecek tehlikelerden habersiz...
Kız olsun,erkek olsun hayattaki en değerli varlıklarımızın sapık zihniyetlerle böyle bir ortamda karşılaşıyor olması yeterince sinir bozucu.
Bu şartlarda çocuklarımızı interneti iyi ve doğru kullanması konusunda bilinçlendirmeli hatta gerektiğinde denetlenmeli diye düşünüyorum.
21 Mart 2011
GÜNÜN SÖZÜ ...
Birbirinden güzel paylaşımlarıyla hayata yön veren Ali Zafer Şapçı'nın bloğunda gördüğüm bir söz...
Yüreğime dokunan, sözün doğruluğuna inanan "beni " anlatan...
Şöyle demiş Ataol Behramoğlu;
"Anne gezindiğin bağ,baba yaslandığın dağdır.Ömrünün en güzel çağı annen ve babanla olandır."
Yüreğime dokunan, sözün doğruluğuna inanan "beni " anlatan...
Şöyle demiş Ataol Behramoğlu;
"Anne gezindiğin bağ,baba yaslandığın dağdır.Ömrünün en güzel çağı annen ve babanla olandır."
02 Şubat 2009
HER AİLE BİR AĞAÇTIR...
Arjantin- Buenos Aires'de yaşayan Diego Golberg ve ailesi, her yıl 17 Haziran’da bu şekilde fotoğraf çektirmeyi gelenek haline getirmiş.
Bakın bakalım nerden nereye gelmişler...
Bakın bakalım nerden nereye gelmişler...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)