23 Ocak 2011
"ASAYİŞ BERKEMAL" DERKEN...
BOYNUZLU ŞEYTAN KERTENKELESİ...
Orta Avusturalya çöllerinde susuz kalan boynuzlu kertenkele su ihtiyacını bakın nasıl karşılıyor?
21 Ocak 2011
KELİMELER BİTTİ...
Arkadaşlığımızı bitirmek için geçerli nedenlerim vardı,uzun uzun detaylandırmak istemiyorum şimdi…
Tabiî ki bu kolay olmadı, hayli sıkıntı yarattı derin düşüncelere itti beni ama böylesi daha hayırlı oldu…
Senelerin verdiği alışkanlıklar bir an da bitmiyor.Önce aramamaya başladım, o arayınca da çeşitli mazeretler buldum.
Kaptan, zaman zaman “böyle olmaz” dediyse de dinlemedim"sen onlarla görüşmek istiyorsan görüş ama benim için bitti" dedim…
Evet çok şey paylaşıldı önce aynı şehirde,sonra tayinler nedeniyle başka şehirlerde ama kalpler hep bir, irtibatı koparmadan…
Özellikle istedim “nikah şahitlerimiz onlar olsun” dedim,planda yoktu ama beyaz arabaları gelin arabamız oldu mesela…
Sonra daha da mutlu olduk tekrar aynı şehirde tıpkı eski günlerdeki gibi yemekler yaptık yedik, gezdik yeri geldi dertleştik…
Sonuçta yollar ayrıldı elbette hiç unutmadım onu, onları...
Şimdi olsa aynı kararı alırmıydım? emin değilim...
Yıllar sonra bir gece rüyamda gördüm arkadaşımı hayli sıkıntılı ve düşünceli hani derler yaa “sabaha kadar uğraştım”…
Birkaç gün sonra aklıma gelen rüya ve neler yaptığını öğrenme duygusu ile nette arama yaptım.Bulmak hiçte zor olmadı…
Açık olan face profiline bakarken okuduğum başsağlığı mesajları şaşırttı önce bir öğrencisi falan sandım çünkü tanımadım, kucağımdan inmeyen,annesi işteyken oyun oynayıp mamasını yedirdiğim,”çocuğum olursa böyle güzel olsun” dediğim o küçük adamı tanımadım…
Ölüm 14 yaşındaki bir bedene yakışmıyor , 5-6 ay geçmiş üzerinden resmen şoktayım…
Gözyaşları içinde aradım Kaptan’ı “mümkün mü ? olabilir mi?” yok yaaa yanılmış olabilirsin dedi önce “telefonları var bende ama değişmiş midir kaç sene oldu??”…
Aradık, buğulu bir ses açtı telefonu numara aynı…
Böyle bir şeyi sormakta zor,seneler sonra niye aradık? Ne oldu? Doğruymuş okuduklarım.
Bir rüya nereye getirdi.Nasıl yönlendirdi ? Garip,tuhaf işte…
Bu acı haberi nerden ve nasıl öğrendiğimizin önemi yok aslında ortak arkadaşlar var nasılsa duyulurdu belki seneler sonra…
O an ses yok, kelimeler yok bende…
Önce beyler konuştu sonra aldım telefonu, bir kelime, bir cümle sonra dakikalarca telefonda ağlamayı seçtik…
Her ne olursa olsun,arkadaşımı acılar içinde bulmak üzdü beni…
Allah’tan onun için sadece sabır diledim, elimden başka bir şey gelmedi …
20 Ocak 2011
İLGİNÇ BİR RASTLANTI ÖYKÜSÜ…
Ünlü aktör Anthony Hopkins, “Petrovka’lı Kız” isimli kitabı aramakta ama bir türlü bulamamaktadır.Kitabın yazarı George Feifer’ın telefonunu bulur durumu anlatır.İlgi karşısında memnun olan yazar, iki hafta içinde kitabı kendisine ulaştırabileceğini söyler…
Hopkins bu telefondan sonra evinden çıkar ve ulaşım güçlüğünü düşünerek metroya binmeye karar verir…
Metrodaki yerini henüz almışken kafasını çevirir ve yandaki koltukta aradığı bu kitabın unutulmuş olduğunu görür…
George Feifer ve Anthony Hopkins olaydan kısa süre sonra bir araya gelir.Hopkins, metrodaki o kitabın yazardan çalınan özel sayılı ilk baskı olduğunu öğrenir… :) :) :)
*Annecim hep der ki “Allah yağmumu isteyene,yağmumu, balmumu isteyene balmumu verir” bana çokta anlamlı gelmez ama sonuçta pozitif düşünce gücünün insanların isteklerinde ne kadar katkısı olduğunu anlatan bir sözdür bu…
Arkasından kızkardeşimi örnek verir, evet bu sözün doğruluğu kardeşimle kanıtlanmıştır.O arzu ettiği şeyleri önce istemiş,sonra gerçekleştirmiştir.Ben yapamadım bunu ama onun adına hep mutlu olmuşumdur.
Yukarıdaki olayda, artık nasıl bir tesadüftür ya da istektir “keşke daha başka bir şey isteseydim” demez mi insan?
foto. foto.
diğer Yaşanmış Hikayeler için tık tık.