21 Ağustos 2009

OYUNCAK ve GÜNÜN SÖZÜ…

Çocukluğumda bakkala koşar bu çatapatlardan alırdık…Gerçi hala var görüyorum.En yüksek patlama sesini elde etmek için türevi “Mantarla ” birlikte sarılıp ,büyükçe bir kaya yardımıyla patlatılırdı.Kokusu ve çıkan sesi bir yana, birkaç kez yandığımı hatırlıyorum…
Başka versiyon olarak halka şeklinde dizilmiş küçük olanlarıda mevcuttu.Erkek çocuklarının tabancalarında vazgeçilmezdi…
--Yavrum yapma gözüne gelir…
--Sakın haa,eline yapışır…
--Amann bunlar tehlikeli şeyler vs…hepsini duyduk ama çocukluktu işte o zaman anlayamadık…
Ya da sadece bizim anne babalarımızın tembihleri yeterli olmadı.Başkalarının babaları onlara oyuncak tabanca aldı yetmedi,seside olsun diye çatapatlarla destekledi…

~~~
Dün cici kızım oyunparkında tramboline binmek istedi.Sıramızı beklerken bir babanın elinde gerçeğini hiçte aratmayacak şekilde üretilmiş oyuncak tüfeği görünce bir an irkildim…Orası masumdu,mutluydu,gülücüklerin birbirine karıştığı temiz bir ortamdı.
Peki o ortamda böyle bir modelin ne işi vardı? Hali vaktinin yerinde olduğu anlaşılan bu babanın aklına alacak başka oyuncak gelmemiş miydi?
Çocukluğumdan bugüne bazı şeyler değişmiş olmalıydı…

~~~

“Çocuklar; yok etmeyen, savaşı simgelemeyen, psikopat dürtüleri geliştirmeyen, vahşet, dehşet, öfke duygularını yaşatmayan oyuncaklarla oynamalıdırlar; yaratıcı ve üretici oyuncaklarla... Yani insan olmanın onurunu yaşatacak oyuncaklarla...” Çağatay Acar

~~~
söz kynk.
foto kynk.