Sitenin en dikkat çekici özelliği, evdeki malzemelerle yemek yapabilme seçeneği sunması…
“Malzemeye Göre” bölümündeki kutucukları işaretleyip bir süre bekliyorsunuz.Tabii bu beklemenin nedeni kayıtlarda 6877 adet tarifin bulunması.Onların içinden seçim yapıp sağ sütunda size alternatifleri sıralıyor…
“Kalori Cetveli”de işinize yarayabilir…
Aslında yemek yapma konusunda çok yetenekli olmadığım için çok fazla yemek sitesi takip etmiyorum belli başlı birkaç site var aklımda.Tarifi Bizden bunlardan biri…
29 Eylül 2010
26 Eylül 2010
ÇENE SUYU…
Nuray Hanımla geçen ay tanıştık.Müşterilerini güleryüzüyle karşılayan ve aynı şekilde uğurlayan bir esnaf kendisi…
İçme suyuyla başlayan kısa sohbetimiz sırasında hiç düşünmeden kendisine Çene Suyu kullanmasını önerdim.Son beş senedir (tabi mecbur kalmadıkça) başka bir su içmediğimi anlattım…
Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde bahsettiğini, Sultan Abdülaziz’in 1863 yılında yaptırdığı Kasrı Hümayun kapısındaki kitabede yine bu suyun anlatıldığını,hatta TBMM’sinden çıkan izinle 1934 yılından beri İzmit Belediyesi tarafından şişelendiğini söyledim, tıpkı benim gibi ilk duyduğunda o da şaşırdı…
Suyun tadı kadar isim hikayesi de güzel…
M.Kemal Atatürk’ün ilk İzmit ziyaretinde, bugün bilinen ismiyle “Çenesuyu Çeşmesi” tren garına açılmış ve adına “Gazi Suyu” denilmiş…
Bu çeşmeden su içen Atatürk “ Neden bu ismin verildiğini” sormuş…
“…adınıza saygı dolayısıyle bu ismi verdik” diyenlere bu sefer suyun kaynağını sormuş.Çenedağı’ndan geldiğini öğrenince suyun aslına uygun “Çenesuyu” olarak değiştirilmesi emrini vermiş…
İçme suyuyla başlayan kısa sohbetimiz sırasında hiç düşünmeden kendisine Çene Suyu kullanmasını önerdim.Son beş senedir (tabi mecbur kalmadıkça) başka bir su içmediğimi anlattım…
Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde bahsettiğini, Sultan Abdülaziz’in 1863 yılında yaptırdığı Kasrı Hümayun kapısındaki kitabede yine bu suyun anlatıldığını,hatta TBMM’sinden çıkan izinle 1934 yılından beri İzmit Belediyesi tarafından şişelendiğini söyledim, tıpkı benim gibi ilk duyduğunda o da şaşırdı…
Suyun tadı kadar isim hikayesi de güzel…
M.Kemal Atatürk’ün ilk İzmit ziyaretinde, bugün bilinen ismiyle “Çenesuyu Çeşmesi” tren garına açılmış ve adına “Gazi Suyu” denilmiş…
Bu çeşmeden su içen Atatürk “ Neden bu ismin verildiğini” sormuş…
“…adınıza saygı dolayısıyle bu ismi verdik” diyenlere bu sefer suyun kaynağını sormuş.Çenedağı’ndan geldiğini öğrenince suyun aslına uygun “Çenesuyu” olarak değiştirilmesi emrini vermiş…
Tabii zevkler görecelidir ama dediğim gibi içimi hoş, lezzetli bir su yalnız dağıtım ağının geniş olmadığını da söyliyeyim.Şu an Kocaeli,İstanbul (Anadolu) (Avrupa),Ankara,Adapazarı,Bursa ,Zonguldak, Tekirdağ , Çorlu,Edirne ,Yalova ve Düzce’de satışı yapılmakta…
25 Eylül 2010
BANYODA NASIL MANTAR YETİŞTİRİLMİŞ ?
Bunca zaman midemin sağlamlığı ile övünmüş olabilirim ancak benimde sınırlarım var tabii..
Rus aile yaratıcılık adına sınırları zorlamış ve banyolarında mantar yetiştirmeye karar vermiş.Üstelik bunun utanç verici olduğunu da kabul etmiş.Sonuçta yetiştirilen mantarların son adresi mutfak olmuş...
Peki bu nasıl yapılmış?
Hayli düşündürücü öyle değil mi?
Rus aile yaratıcılık adına sınırları zorlamış ve banyolarında mantar yetiştirmeye karar vermiş.Üstelik bunun utanç verici olduğunu da kabul etmiş.Sonuçta yetiştirilen mantarların son adresi mutfak olmuş...
Peki bu nasıl yapılmış?
Plastik bir torba içinde talaş ve saman karışımı malzeme iyice karıştırılmış, nemlendirilen bu malzeme içine kat kat önceden satın alınan mantar kökleri yerleştrilmiş.En üste bu sefer sıcak su ile ıslatılan saman-talaş karışımı konularak torba sıkıca bağlanmış...
Torbanın dışından bir demir para yardımıyla küçük delikler açılmış.Karanlık ve nemli bir ortamda olmasına özen gösterilen torbalardan bir hafta içinde ilk mantarların çıktığı gözlenmiş.İki – üç gün içinde de mantarlar büyümüş.Kesildikten sonra doğru mutfağa götürülmüş...
Hayli düşündürücü öyle değil mi?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)