"İçin temiz olmadıktan sonra hacı hoca olmuşsun; kaç para !
Hırka, tespih, post, seccade güzel ama Tanrı kanar mı bunlara?
Bazen mütevazi bir balıkçı, bazen marangoz, bazen demirci…
Cüneyt Arkın vefatından kısa bir süre önce ziyaret etmiş Kadir Savun’u ve o günü şöyle anlatmış…
" Kadir Savun kocaman bir şefkat ve dostluktu. Herkesin derdine koşturur, üzgün, kederli arkadaşlarını güldürebilmek için hep soytarıyı oynardı. Hastalandı. Ölüm döşeğindeydi. Ziyaretine gittim. Hayata küskün iri suratını dünyaya çevirmiş, hüzünlü yüzü duvarda, koca, kara gözleri çaresiz öylece yatıyordu.O neşe, iyimserlik dolu adamı ne yapsam konuşturamadım, birazcık olsun gülümsetemedim.Bir ara inler gibi dedi ki: "Ah ! Şimdi bir film setinde olsaydım" .Öksüz bir çocuk gibi iç çekti. Yüreğim yandı.
Kadir Savun 'a bir ihtimal bir filmde çalısma imkânı verilseydi; yaşardı…
bknz. Kadir Savun
Hoş herkeste durum aynı olmayabilir, bana sorsalardı Mesude Erşan’ın yazısını okumadan önce bu kilo verme “tamamen fiziki kaygılardan”derdim.
“Yemeden- içmeden kesildi yazık” demeden olayın bilimsel açıklamasına bakmak gerek.Durum o kadar da vahim değilmiş…
Şöyle ki ;Dahiliye Uzmanı Dr. İsmail Yağız aşıkların beyin MR görüntüleri üzerinde yapılan incelemelerde “Dopamin” isimli hormonun daha fazla salgılandığını , bunun beyin sağ lobundaki aktiviteyi hızlandırdığını, enerji artışının yanı sıra uykusuzluk,sürekli karşı tarafa odaklanma , tokluk merkezinin uyarılması ve açlık duygusunda his kaybolması, kalp atım hızının artması, stres hormonu “Noradrenalin” fazla salgılanması ve bununda yağ yakımını sağlayarak kilo kaybının oluşması şeklinde olayı özetlemiş …
Tabii yine farkında olmasakta kan akımındaki artış,hafıza ve becerileri de artırıyormuş.İşte o nedenle olayları ayrıntılarıyla hatırlayabiliyor,olumsuz durumlar için çözümler üretiliyor.Yani bu dönemde beyin tahmin ettiğimizden daha iyi çalışıyormuş.:))