Hafta sonu Ankara epey yağış aldı, önce yağma ile yağmama arasında gitti geldi ama bulutlar en sonunda dediğini yaptı.Hava müzesinde model uçak yarışması olduğunu duyup daha önceden planımızı yapmıştık ama bir türlü denk gelmedi biz de müzeyi dışarıdan gezmekle yetindik.Ben müzeye daha öncede gitmiştim ancak bu kadar detaylı gezmemiştim.
Ankara'da olanlar için bir alternatif Türk Hava Müzesi, gezilip görülmesi gereken bir yer bence.
GEZMEK İSTERSEN... etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
GEZMEK İSTERSEN... etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
30 Mayıs 2011
12 Mayıs 2011
YAZA MERHABA ...
Güne çiçek kokuları içinde ve su sesini dinleyerek başlamak iyi geldi.Köyün sakinliği bir yandan çocukların neşesi moral oldu.Yaza ilk "merhaba"mızı gönderdik...
İki gün önce Ankara güneşliydi,bugünse yağmurlu....
14 Nisan 2011
ANKARA ‘DA BİR ALTIN KÖŞK …
Köşkü 10 yıl önce ilk görüşümde ki şaşkınlık ifadesinde bir değişiklik olmadı.Her gidişimde eve hayran hayran bakarım.Gerçi bizimki sadece dışarıdan bir bakış İçeriyi gezmek kısmet olmadı.Çünkü Altın Köşk daha önceleri şahısa ait bir mülktü.Sonra bir dönem yabancı devlet adamlarının ağırlandığı Devlet Konuk Evi oldu.
Asıl sahibinin bu evi bırakarak yıllar önce Amerika’ya yerleştiği biliniyordu. Şimdi duydum ki işadamı Ali Rıza Bozkurt annesine ithaf ettiği ve asıl adı “Merik Konağı” olan bu köşkü Kültür ve Turizm Bakanlığının idaresine bırakmış ve konak Türkiyenin ilk ve tek Mimarlık ve Mobilya Müzesi ünvanıyla halka açılmış.
Bugüne kadar evle ilgili pek çok rivayet anlatıldı tabii şimdi onları burada anlatmamın hiçbir manası yok çünkü gerçeği yansıtmıyor.Keza o dönemde bilgi alıp danışabileceğimiz bir kaynakta yoktu.Artık bir web adresinden bilgi edinmek mümkün…
Binayı dışarıdan çok kez inceleme fırsatı buldum.Hava şartları müsaitse evin pırıl pırıl parladığına şahit olabilirsiniz.Gerçi önceki yıllarda evin daha bakımlı halini de biliyorum.Bazı şeyler zamana karşı koyamıyor. Dış cephe Amerika’dan getirtilen ve 500 yılda yetişen “ Red wood “ (kızıl ağaç) denilen nadide bir ağaç türünden yapılmış.İlginçtir. şu an bahsi geçen ağacı Amerika sınırlarından çıkartmak yasaklanmış.
Asıl sahibinin bu evi bırakarak yıllar önce Amerika’ya yerleştiği biliniyordu. Şimdi duydum ki işadamı Ali Rıza Bozkurt annesine ithaf ettiği ve asıl adı “Merik Konağı” olan bu köşkü Kültür ve Turizm Bakanlığının idaresine bırakmış ve konak Türkiyenin ilk ve tek Mimarlık ve Mobilya Müzesi ünvanıyla halka açılmış.
Bugüne kadar evle ilgili pek çok rivayet anlatıldı tabii şimdi onları burada anlatmamın hiçbir manası yok çünkü gerçeği yansıtmıyor.Keza o dönemde bilgi alıp danışabileceğimiz bir kaynakta yoktu.Artık bir web adresinden bilgi edinmek mümkün…
foto.Soner Çam
Binayı dışarıdan çok kez inceleme fırsatı buldum.Hava şartları müsaitse evin pırıl pırıl parladığına şahit olabilirsiniz.Gerçi önceki yıllarda evin daha bakımlı halini de biliyorum.Bazı şeyler zamana karşı koyamıyor. Dış cephe Amerika’dan getirtilen ve 500 yılda yetişen “ Red wood “ (kızıl ağaç) denilen nadide bir ağaç türünden yapılmış.İlginçtir. şu an bahsi geçen ağacı Amerika sınırlarından çıkartmak yasaklanmış.
26 Ocak 2011
KURŞUNLUHAN 'DA ZAMANA YOLCULUK...
“Düşünsene,şu an yemek yediğimiz bu yerde yıllar yıllar önce develer dinleniyormuş.Duvarlarda gördüğün delikler hayvanları bağlamak içinmiş,restore edilirken aslına sadık kalınmış doku hiç bozulmamış tıpkı 600 sene evvel nasılsa öyle bırakılmış.” dedi Kaptan…
Ne zamandır söylüyordu ,hadi çantaya birer eşofman at gidiyoruz dedi ve apar topar getirdi beni bu kervansaraya...
Yalan değil isteksizdim,oflaya puflaya geldim taaa ki büyük kapıdan içeri girene kadar…
Kastamonu merkezinde, Fatih Sultan Mehmet’in dayısı İsmail Bey yaptırmış tipik Osmanlı mimarisi, tüccarlar için konaklama ve ticaret merkeziymiş.Uzun yıllar iyi kiralar getirmiş gözde bir merkezmiş.Sonra yılların acımasızlığına dayanamış , bakımsızlıktan dükkanlar depo olarak kullanılmış...
90’lı yılların sonunda restore edilmesine karar verilmiş.2008 yılından sonra da turistik otel olarak hizmet vermeye başlamış…
Ne zamandır söylüyordu ,hadi çantaya birer eşofman at gidiyoruz dedi ve apar topar getirdi beni bu kervansaraya...
Yalan değil isteksizdim,oflaya puflaya geldim taaa ki büyük kapıdan içeri girene kadar…
Kastamonu merkezinde, Fatih Sultan Mehmet’in dayısı İsmail Bey yaptırmış tipik Osmanlı mimarisi, tüccarlar için konaklama ve ticaret merkeziymiş.Uzun yıllar iyi kiralar getirmiş gözde bir merkezmiş.Sonra yılların acımasızlığına dayanamış , bakımsızlıktan dükkanlar depo olarak kullanılmış...
90’lı yılların sonunda restore edilmesine karar verilmiş.2008 yılından sonra da turistik otel olarak hizmet vermeye başlamış…
Zamanında duvarlar kurşun kilitlerle örülmüş,sıcağa ve soğuğa dayanıklı olsun diye binanın bunca yıl ayakta kalmasının sebebi bu, taşlar çatlamamış hiçbir yerinde tahribat olmamış kullanılan kurşun sayesinde, İşte ismi de buradan gelmekte…
Oda kapıları sanki çocuklar için yapılmış.Ufacık , başınızı eğerek giriyorsunuz.Sebebini sonra öğrendim.Osmanlı inceliği saygıdan hizmetli içeri girerken başını eğerek girsin düşüncesiyle yapılmış…
Oda kapıları sanki çocuklar için yapılmış.Ufacık , başınızı eğerek giriyorsunuz.Sebebini sonra öğrendim.Osmanlı inceliği saygıdan hizmetli içeri girerken başını eğerek girsin düşüncesiyle yapılmış…
Bahçe müthiş güzel, kış soğuna rağmen sıcak kahve eşliğinde manzarayı seyrettim.Büyük ana kapı üzerinde küçücük bir kapı dikkatimi çekti.Ticari mallar, develer vs.. çalınmasın diye belli bir saatte han kapıları kilitlenirmiş.O saatten sonra gelen olursa bu küçük kapıdan giriş yaparmış.Öyle ki birşeylerin çuvalla çalınma ihtimaline karşı bu kapıda özellikle küçük yapılmış…
Otelde bizden başka misafirler de vardı :))
Tarihi mekanları sevenler için harika bir öneri Kurşunluhan, gezilip görülesi hatta bir kaç gece konaklanası bir mekan tabii yoğunluktan yer bulunabilirse…:) :) :)
bknz. Kurşunluhan Tarihçe
16 Ocak 2011
BİLİNMEYEN ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ FOTOĞRAFLARI…
Kaptan’ın bir arkadaşı vasıtasıyla elime geçti çiftlik fotoğrafları 1927 yılına ait…
Sayıca fazla gönül ister ki hepsini gösterebileyim, içlerinden beğendiklerimi kolajlayabildim…
Sayıca fazla gönül ister ki hepsini gösterebileyim, içlerinden beğendiklerimi kolajlayabildim…
Cumhuriyetin ilanından sonra seçilen "Ağaç bile yetişmiyor, burada insan nasıl yaşar?” denilen bir arazide çalışmalar başlıyor…
Önce toprak sahiplerinden en yüksek fiyata araziler satın alınıyor,ardından hazineye devir işlemleri yapılıyor…
"Burada bir çiftlik kuracağım. Bu çiftlikte
Önce toprak sahiplerinden en yüksek fiyata araziler satın alınıyor,ardından hazineye devir işlemleri yapılıyor…
"Burada bir çiftlik kuracağım. Bu çiftlikte
08 Ocak 2011
ATLAR NASIL UYUR?
Fuardaki standa yaklaşıp “Batiskaf yaşıyor mu?” diye sordum adam önce şaşırdı ve gülerek “yaşıyor, yaşıyor…” dedi.
Güzelliğini hala unutamıyorum.Doğu gezimizde uğramak istedim “ Sultan Suyu Harasına “ o kadar duydum ismini ancak görmek kısmet olmadı.İzinle girilebiliyor, gerçi görmek isteyeni de geri çevirmiyorlar.
Taaaa Osmanlı zamanında kurulmuş.Burada verimli topraklarda hepsi özel yetiştiriliyor atların, bebek gibi özenle bakıyorlar…
Dedeleri padihşahları taşımış,hepsi asil hepsinin ayrı özellikleri var…
Malatya-Akçadağ’daki bu devlet işletmesini gezerken tek bacağını hafif bükerek havaya kaldırmış bir şekilde gördüm Batiskaf’ı...
Ne yaptığını sordum.Bakıcısı;
“Şu an uyuyor.” dedi ve atların günlerce hatta haftalarca yere yatmadan ayakta durabildiğini ve bu esnada uyuduklarını, ayakta durarak hem daha az enerji harcadıklarını hem de daha rahat ettiklerini, atların ya doğum yaptıklarında ya da hasta olduklarında yere uzandıklarını anlattı…
Ankara-Gölbaşı Nisan 2010
Batiskaf foto kynk. Gültekin Tetik
15 Kasım 2010
Safranbolu'dan...
Renkli ve temiz tuvalet... :))
Amasra fotoğrafları o kadar çoktu ki,Safranbolu'ya yer kalmadı.Nihayetinde içlerinden beğendiklerimi ekleme fırsatı buldum.Unutmadan son foto yine Amasra'dan. :))
07 Kasım 2010
TARİHİ TAŞ MEKTEP…
O kadar enteresandı ki ,yemek yeme amacıyla girdiğimiz restoranın eskiden okul olduğunu öğrenmek birden beni heyacanlandırdı…
Sipariş verdiğim masanın yerinde daha önce okul sıraları ve öğrenciler vardı.”Kimbilir ?? derste sıkılan bir öğrenci bu pencereden dışarı baktı” diye düşünürken fotoğraf makinamı alıp binayı gezintiye çıktım…
Duvarlardaki fotoğraflar,diplomalar ve diğer dökümanlar o anları yakalamanıza yardımcı oluyor…
Binanın ana yapısı taşlarla örüldüğü için Taş Mektep ismini almış. Osmanlı zamanında medrese olarak kullanılmış.Cumhuriyetin ilanından sonra da ilkokul olarak hizmet vermiş.1950’li yıllara gelindiğinde binaya ek yapılarak kullanılmaya devam edilmiş…
Şu an geleneksel Beypazarı yemeklerinin yapıldığı ve Belediyenin işlettiği bir restoran…
Tarihi Taş Mektep, Beypazarı merkezinde…
Adres:İstiklal Mah.Alaaddin Sok.No.4 Beypazarı /Ankara
Sipariş verdiğim masanın yerinde daha önce okul sıraları ve öğrenciler vardı.”Kimbilir ?? derste sıkılan bir öğrenci bu pencereden dışarı baktı” diye düşünürken fotoğraf makinamı alıp binayı gezintiye çıktım…
Duvarlardaki fotoğraflar,diplomalar ve diğer dökümanlar o anları yakalamanıza yardımcı oluyor…
Binanın ana yapısı taşlarla örüldüğü için Taş Mektep ismini almış. Osmanlı zamanında medrese olarak kullanılmış.Cumhuriyetin ilanından sonra da ilkokul olarak hizmet vermiş.1950’li yıllara gelindiğinde binaya ek yapılarak kullanılmaya devam edilmiş…
Şu an geleneksel Beypazarı yemeklerinin yapıldığı ve Belediyenin işlettiği bir restoran…
Meşhur Güveci, yaprak sarması ve 80 katlı baklavası tadılmaya değer...
Tarihi Taş Mektep, Beypazarı merkezinde…
Adres:İstiklal Mah.Alaaddin Sok.No.4 Beypazarı /Ankara
06 Kasım 2010
03 Kasım 2010
CER MODERN VE ATOM BOMBASI SERGİSİ…
Cer Modern, Ankaralı sanatseverlere 1 Nisan’da kapılarını açmış…
Kültürel ve sanatsal faliyetleri görülmeye değer.Benim asıl gidiş amacım Japon Büyükelçiliğinin katkılarıyla açılan Hiroshima – Nagasaki Atom Bombası Sergisiydi…
Atom bombası atıldıktan sonra neler oldu? Slayt gösterimi, fotoğraflar ve çeşitli metaryallerle anlatılıyor.Bu etkileyici sergi 7 Kasım 2010 Pazar gününe kadar devam edecek…
Cer Modern’e ulaşım oldukça rahat.Sıhhiye’de Selim Sırrı Tarcan Spor Salonunun arka tarafında ve park yeri sorunu yok.
Saat 10 ile 18 arasında salonlar ücretsiz gezilebiliyor.Sadece Pazartesi günleri kapalı…
İletişim için 0312- 310 00 00 nolu telefon kullanılabiliyor…
Saat 10 ile 18 arasında salonlar ücretsiz gezilebiliyor.Sadece Pazartesi günleri kapalı…
İletişim için 0312- 310 00 00 nolu telefon kullanılabiliyor…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)