Dokuz yıl önce internetle yeni tanıştığımda mail hesabı nasıl açılır bilmediğimden ,kardeşimin bir arkadaşına rica etmiş yahoo hesabı almıştım…Sonra iş hayatına atıldım derken o ara bir MSN furyası başladı.Her gelen sorar - msn hesabın varmı ??? daha sonra bu sormalar şekil değiştirip
-msn’nin açıksa dosyayı oraya atayıma dönünce ,--artık gerekli alalım neymiş bir görelim dedim Arkadaşlar bir bir eklendi.. Bu arada çok istemesemde buradaki mail kutusuda dolmaya başladı..Netle biraz daha haşır neşir olmaya başlayınca site üyelikleri,şifreler,onay yazıları için bir tane daha mail adresi alındı.Aslında başa ne geleceği bilinmez tedbir içindi her şey…
Aradan biraz daha zaman geçti sırf meraktan hem tanıdıklarıma , hemde tek tük de olsa sinir olduğum kişilere bakarım düşüncesiyle bir facebook hesabı açtım…Bir süre sonra baktımki fakülteden sınıfın yarısı gelmiş “amannnn atın ölümü arpadan olsun” ama şimdiki soyadımı kimse bilmiyor beni hatırlamazlar diye bekarlık soyadımla üye oldum tabii yeni bir mail hesabı ile :))) Arkadaşlar akın akın geliyor özlemişiz birbirimizi, eski günleri fenada olmadı hani…
Sonra bir yıl daha geçti bu sefer bir blog fırtınasıdır gidiyor -- sende aç,anı kalır vs…açalım dur bakalım nasıl bişeymiş? Gene temkinliyiz ya aldım bir mail hesabı daha açtım bloğu yazdım yazdım sağduyu dediki –bu bloğu kızın için yazıyorsun,kendin içinde bir tane aç yaz günlük gibi…Ehhh o da olsun al bir mail hesabı daha işte bu blog karşınızda…
Şimdi bilgisayar başına geç blog hesabını aç,arkasından maillere bak,zaman varsa bebek ağlamazsa yazılarını güncelleyen arkadaşları oku,beğendiklerine yorum yaz bu arada msn’yi aç ama çevrimdışı olmayı unutma yoksa arkadaşlara cevap veremezsen ayıp olur..574 tane açılmamış iletiyi tıkla şöyle bir göz at,Arkasından diğer bloğa git şöyle bir bakın çık…dokuz senelik yahoo hesabına uğramamak olmaz…Bu ara facebook’ta bizim ekip çok hareketli onlara yetişmeye çalış…
Olamazzz oynatmaya az kaldı,ben çocuklu bir bayanım yapmam gereken bir sürü iş var..Farkında olmadan adım adım düşürdü beni ağına bu internet.
Haftasonu gazetenin biri msn’si açık olmayan ve internete giremeyen çocukların mutsuz ve huzursuz olduğunu yazmıştı.Anlattım işte tüm olanları bir yetişkin olarak bu işe nasıl dahil oldum.Kafamda şifreler,butonlar,hesap adları,sayfa düzenleri vss..
Onun için “bugünün küçüğü,yarının büyüğü” olacaklar daha akılcı davransınlar,temkinli olsunlar,seçici davranıp her şeye atlamasınlar sonra benim gibi işin cılkını çıkartmasınlar…
Demekki neymiş “internette her zaman vitamin “ yokmuş..