24 Nisan 2009

SÖZÜN KAYNAĞI…

İnsanların farelerden adım atamayacak hale geldiği bir köyde kendisini fare avcısı olarak tanıtan biri ,belli ücret karşılığında köyü farelerden kurtaracağını söyler.Bunun üzerine tüm köy seferber olur ve avcı ile anlaşır.Etkili müziği sayesinde bütün fareleri peşine takan avcı en yakın dereye girer bu sayede farelerin boğulmasını sağlar.

Onun aylarca uğraşacağını sanan köylüler çözümün bu kadar basit olduğunu görünce anlaşılan ücreti avcıya ödemez.Bunun üzerine aldatıldığını düşünen avcı köydeki çocukları çaldığı melodi ile toplar hep birlikte köyden çıkıp giderler…

Çocukken hepimizin okuduğu ya da duyduğu bir masal “Fareli Köyün Kavalcısı” hatırladığım kadarıyla özeti bu şekildeydi…

Yapılan araştırmalar farelerin zehirden daha çok sudan korktuğunu ortaya koymuş.Yuvalarına az da olsa su girince kaçacak başka delik aramalarının nedeni işte buymuş...

Aslında suda yüzebilirler,fakat korkudan düz bir şekilde değil,sürekli kendi etrafında dönerek yüzme eyleminde bulunuyor, bir süre sonra korku ve gerginliğin etkisiyle yorulup boğuluyorlar.

Mesela gemilerin ambarlarında alışılmışın dışında su birikintisi gören fareler hemen bir yol bulup dışarı çıkmaya çalışır.Çünkü suyun dahada yükseleceğini ve bununda boğulmayla neticeleneceğini kendinden önceki kuşaklardan öğrenmişler.
“Batan gemiyi önce fareler terk eder.” sözü işte buradan geliyor…

******************************************************************


yararlanılan kynk.başkent üniv.yayınları