10 Ağustos 2009

ALEVLERİ SÖNDÜREN BİRİ VARDI…

İngiliz Paul Marcar çocukluğundan beri ateşin yanışını seyretmekten zevk alırdı.


30’lu yaşlara geldiğinde “kahraman “olarak anılmaya başlamış, yangın bölgelerinde felaketzedeleri kurtaran ünlü bir itfaiyeci olmuştu.

Ne var ki kasabadaki yangınların hep onun izinli olduğu günlere denk gelmesinden yetkililer rahatsız olmaya başladı.Cuma günleri izin kullanan itfaiyeci,çıkan yangınların bir şekilde haberini alıyor, hemen yardıma koşuyordu.Ekstra verilen maaşta cabasıydı.


Şüpheler doğrultusunda yapılan araştırma bir süre sonra sonuç verdi.”Kahraman itfaiyeci “ Paul Marcar 11 kez kasten yangın çıkarmaktan suçlu bulundu…

***************************************************************
*1997 senesinde Sabah gazetesinde çıkmış bir haber bu ,belki ilk okunduğunda sıradandı ama hikaye olarak yazıldığında sanıyorum ilginç hale geldi…

BİR TÜKENMEZ SÖZ…

*** Sözün altın değerinde olsa da senin.
Eylemlerin kötüyse ,beş para etmezsin.
Değeri eğerinden daha düşük atla
Hiç belli olmaz hangi yöne gideceğin…***
Mevlana


07 Ağustos 2009

:((

Bütün bir kış telefonlaştık aile dostumuzla her yaz olduğu gibi görüşmek dileğiyle…Telefonda “sıkıntılıyım aslında…Bacanağımın hastalığı ilerledi akciğerindeki illet iyice yayıldı,biliyorsun onu kardeşim kadar çok severim artık hiç kalkamıyor.Kızının mürüvetini görmeden gitmesin istedik.Bir hafta içinde düğün yaptık.”dedi babama…
İzmir’e gidişimize sayılı günler kala gene telefon geldi, bir operasyon geçirmesi gerekmiş fakat ameliyattan çıkamamış aile dostumuz…Dün vardı,bugünse yok !
Bahçesini çok sever,çiçekleri ile tek tek ilgilenirdi.Evleri boş, susuz kalmasın diye bahçeyi sulamaya gidiyorum.Bahçede bir bey çiçeklerle ilgileniyor soruyorum “bacanağı”… İyileşmiş hatta ve hatta değerleri neredeyse sıfırlanmış.Oysa kışın çok hastaydı diye düşünüyorum...
Şimdi başlık düşündüm bu yazıya,”Allah’tan ümit kesilmez”mi demeliyim? Yoksa “Hayat bu yarın ne olacağı bilinmez”mi ? bir türlü karar veremedim…