08 Mayıs 2011

GÜNÜN SÖZÜ ...

Ana başa taç imiş 

Her derde ilaç imiş 

Bir evlat pir olsa da 

Anaya muhtaç imiş.



Yüreği anne kalbiyle çarpan herkesin günü kutlu olsun !

foto.Wardom.com

07 Mayıs 2011

05 Mayıs 2011

BİR DÖNEMİN EVCİL TAŞ ÇILGINLIĞI ...

Yaşanmış ilginç bir hikaye ile  gene karşınızdayım arkadaşlar.

Yıl  1975...
Amerikalı reklamcı Gary Dahl bir gece arkadaşlarıyla evde oturmuş sohbet ederken konu evcil hayvanlara geliyor.Dahl  kedi, köpek, kuş  vb. hayvanları  beslemenin zahmetli ve masraflı bir iş olduğunu söylüyor.Ardından söz gelişi “taş” beslemenin kolaylıklarından bahsediyor.Arkadaşları bu “müthiş” fikir karşısında epey gülüyor…

Gary Dahl  sonraki haftalar çalışmalara koyulup önce evcil taş eğitimini anlatan bir kılavuz hazırlıyor. 36 sayfalık kitap iki hafta da tamamlanıyor …

Daha sonra bir yapı markete giden Dahl en pahalı taşı satın alıyor.Gri renkli ve oval  yapıda seçilen bu taşı önce karton bir kutuya koyuyor.Tıpkı kedi-köpeklerin taşındığı kafes çantalar gibi çevresine delikler açıyor,içine saman koyup  üzerine taşı yerleştiriyor.Eğitim kataloğuyla birlikte projesini satışa hazır hale getiriyor…




1975 yılının Ağustos ayında iki hediye mağazası ile anlaşıyor.Evcil taş ile ilgili Newsweek dergisinde yarım sayfalık bir yazı yayınlanınca olanlar oluyor.Satışlarda patlama yaşanıyor.Günde on bin satış rakamını gören mağazalar ,en  güzel  çakıl yarışmaları düzenliyor,taşlara nasıl daha iyi bakılacağı konusunda dergiler çıkartıyor, ölen taşları ücretsiz gömüyor…

Bu çılgınlık yaklaşık bir sene böyle devam ediyor…

Satış rakamları bir  milyonu geçiyor geçmesine de yavaş yavaş trend düşüyor.Evcil taş projesiyle   Gary Dahl  3 milyon dolarlık servet ediniyor….




 foto .kynk.

BLOGLAMAYA NASIL BAŞLADIM ? (mim)

Blog dünyasının bana kazandırdığı nadide dostlardan  HobiCoffee, bloglamaya nasıl başladığımı sormuş.Aslında daha önce  anlatmıştım bana göre çokta ilginç olmuştu.O dönemde nette geçirdiğim zaman kısıtlıydı.Fakülte yıllarından çok sevdiğim oda arkadaşımı aramış,bir türlü bulamamıştım...


Müthiş bir tesadüf  neticesinde karşılaşmamız, bir süre onu bloğundan takip etmem, mailler telefonlar derken  2007 yılında ilk bloğumu açmış oldum.Paylaşımlarım hamilelik ve annelik üzerineydi ve  ben sıkıntılı bir dönemden geçiyordum."Neden başka bir blog daha açmıyorsun? Eminim kendini anlatmak daha iyi gelicektir." deyince bu blogda açılmış oldu.Gerçekten de yazmak iyi geldi, ilgimi çeken  şeyleri paylaşmak geçici olsada sıkıntılarımı unutturdu, bir çok yeni arkadaş edindim.


babe


Bir aksilik çıkmazsa, herhangi bir yasak ya da engel gelmezse yazmaya devam etmeyi düşünüyorum çünkü burada çok eğleniyorum,yeni şeyler öğreniyor yeni dostluklar ediniyorum...


Şayet anlatmak isterlerse bende Sevgili Özii'nin,  Mit'in ve GeCe'nin nasıl başladığını merak ediyorum.