Hoş herkeste durum aynı olmayabilir, bana sorsalardı Mesude Erşan’ın yazısını okumadan önce bu kilo verme “tamamen fiziki kaygılardan”derdim.
“Yemeden- içmeden kesildi yazık” demeden olayın bilimsel açıklamasına bakmak gerek.Durum o kadar da vahim değilmiş…
Şöyle ki ;Dahiliye Uzmanı Dr. İsmail Yağız aşıkların beyin MR görüntüleri üzerinde yapılan incelemelerde “Dopamin” isimli hormonun daha fazla salgılandığını , bunun beyin sağ lobundaki aktiviteyi hızlandırdığını, enerji artışının yanı sıra uykusuzluk,sürekli karşı tarafa odaklanma , tokluk merkezinin uyarılması ve açlık duygusunda his kaybolması, kalp atım hızının artması, stres hormonu “Noradrenalin” fazla salgılanması ve bununda yağ yakımını sağlayarak kilo kaybının oluşması şeklinde olayı özetlemiş …
Tabii yine farkında olmasakta kan akımındaki artış,hafıza ve becerileri de artırıyormuş.İşte o nedenle olayları ayrıntılarıyla hatırlayabiliyor,olumsuz durumlar için çözümler üretiliyor.Yani bu dönemde beyin tahmin ettiğimizden daha iyi çalışıyormuş.:))
10 yorum:
:))cok ilginc, aslında şöyle düşününce baya doğru birşey:))
o zaman kilo sorunu yaşayanlara aşık olmayı tavsiye ediyorum:)
desene tüm kilolu kişilere aşık olmaları tavsiye edilir diye :))
:)) hahaha aslında kişilerin evlenince neden kilo aldığınıda anlatıyor bu yazı Aynurcum.
Artık bizden geçmiş,bekarlar buyursun.:))
kilolu arkadaşlarımı aşka davet ediyorum,çok hoş gerçekten
Sevgili içimden geldiği gibi ~~~ ;
aslında herkesi aşık yapalım kurtulalım şu kilo derdinden..:))
ne güzel olur değil mi..:)))
Tartıyı fotoğraftaki kullanmak pek çok kilo sorununu ortadan kaldıracak
:)))))
nasılsa kısa süreli bi durum diyeceğim !!
( ama biz 28 yıldır zayıf kalmayı başardık ? :)) !! )
bu durumda tüm dünyayı aşık etmenin bir yolunu bulmalı.
amerika'daki obezite sorununun temelinde de aşksızlık yatıyor olabilir mi acaba? :))
süper bilgi.
üzüntüde aşk gibi eritiyor adamı...
çok önceleri sayntifik notlar başlığı altında yazdığım bi yazıdan alıntı yapıyorum :)
İnsanların Aşıkken kendilerini "Aslan avına çıkmaya hazır" zinde,cesur bir halde hissetmelerinini sebebini açıklıyorum.
Şimdi Dopamin dediğimiz madde bildiğiniz gibi yüksek enerji ve yoğun motivasyon sağlayan bir hormondur.Aşk insanın dopamin nörotransmitlerinin alıcılarının yoğunlaştığı merkezler olan karınsal legmantal bölge ve caudate çekirdeğini etkileyen beyin etkileşimini harekete geçiriyormuş.Yani dopamin hormonu salgılanmasına sebep oluyor.Eee bu da doping etkisi yapıyor.Her başarılı erkeğin arkasındaki bayanın varlığını bilimsel olarak ıspatlayan bir veri bence..Tabi bayanlar aynı dopaministik refleksle erkek sayesinde başarılara ulaşmıyor değil.Bu arada hatırlatmakta fayda var.Aşırı dopamin üretimi Şizofreniye,eksikliği de parkinson hastalığına yol açıyo.Herşeyi bilim teknikten yazmıyorum.Araştırdım yani.neyse.Bayanlara söylüyorum tadında bırakın dopamini ölçüyü kaçırmayın.2 Tatlı kaşığı dopamin için göz kararı bir sevgi yeterli.
"Kara sevda" diye adlandırılan delicesine sevme durumu,zannettiğimizdende hastalıklı bir durummuŞ meğer.Araştırmalara göre bu kişiler beyin kimyası açısından bakıldığında akıl hastalarıyla benzerlik gösteriyorlarmış..
Sevdiğine karşı bazı zamanlarda duyduğu tutkuyu hissedemeyen yani kalbi bazen sevdiğini gördüğünde pırpır etmeyen arkadaşlar bu notum size Böyle sevdiğinize karşı hep duymak istediğiniz tutkuyu bazen hissedememenizin sebebi ondan eskisi gibi etkilenmiyor olduğunuz değilmiş.Kalbin pırpır etmesini sağlıyan ,mekanizmadaki değişimler yani kalp atışları,terleme,göz bebeklerinin büyümesi,adrenalin salgılanması vs faktörler sempatik sinirlerin uyarılma durumunda olan şeylerdir ve bu uyarılma durumu uzun sürerse ciddi sorunlar yaşanabilir.Hatta ölümle sonuçlanabilir.İşte vücut kendi sigortasını oluşturmuş ..Bazen şarteli attırıyor ve dinlenmeye geçiyor.Adrenalin salgılamıyor ve normale dönüyor.İşte bu yüzden bazen sevdiğine karşı eskisi gibi tutkulu olmadığını sanıyorsun.Aşkın bitmesi sonrası taraflardan "Aşk BeniYordu" cümlesinin duyulması.Süreç ,içerisinde bedenin sempatik sinirler yüzünden sık sık uyarı durumunda kalması ve bedenin yorgun düşmesi yüzünden..O rahatlama zamanlarında bir daha aşık olmamaya yemin edilir."Böylesi daha iyi oldu" " Üstümden bir yük kalktı" gibi biyolojisine yenik düşmüş cümleler kurulur.
Normal dönemde hiçbir sıkıntı olmamasına rağmen sevgilinin ayrılma sinyalleri vermesi durumunda ona karşı daha önce farketmediği bir şekilde bağlanmış olduğunu görmenin sebebi neymiş bir bakalım.
Sempatik sinirler burda da karşımıza çıkıyor.Aşk nerde sempatik sinirler orda.Sempatik sinirler nerde tutku aşk orda.Stres korku kaygı durumlarında sempatik sinirler harekete geçer ve aşk kendine hemen bir köşe seçer.Kaçan sevgili kişide kaygı yarattığı için sevgiliye olan tutku bir anda fırlar.Demekki neymiş Bülbül olarak altın kafese girmeye razı olsanda ,kafesin kapısını Hep açık tutacaksın.
Yorum Gönder