Öfkeli Arkadaş: Napalım…O da benim kalbimi kırmasaydı…
27 Temmuz 2009
FARK ETTİM …
diğer görüntü için tık tık!!
bknz.kayraktaşı
26 Temmuz 2009
BİR YOLCU…
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj1LtJ_c3QUOEUTWCWeAb5geZTJiUttTgBYPToiX1uaNwBaTS5rygop_yTGKutOm29bsapPJaqwhFlHrL7hIxE2MDvaY6gKQ9c-LURkhxZXKWFndUY4P6Jyzr-gSjUpNpQ9b8TueB_C5-4/s320/u%C3%A7ak.jpg)
Sorunsuz bir şekilde kalkan uçak 3.500 metre yüksekteyken yolcu kendini kötü hissetmeye başladı.Göğsünde ağrı ve nefes almada zorluk çekiyordu…
Duruma hemen müdahale etmek isteyen hostes “Aranızda doktor var mı? “ diye sordu.Yolculardan yaklaşık 40 kişi ellerini kaldırdı.
Hostes bunun üzerine sorusunu değiştirdi.” Kalp doktoru olan varmı? “ yine 40 kişilik ekip el kaldırdı.Sonradan anlaşıldı ki İrlanda’nın başkenti Dublin’de düzenlenen Uluslararası Kardiyoloji konferansına katılan Alman doktorlar ülkelerine dönüyordu.
Yolcuya anında müdahale edildi ve Schmidt’in hayatı kurtuldu…
kynk.Sabah Gazetesi-Mayıs 1998
bknz.kardiyoloji
*******************************************************************
Kaç kişi bu kadar şanslı olabilir hayatta? :)) Finalinde yolcuyu kurtarmış gibi mutlu oldum...
25 Temmuz 2009
TATULA…
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7GegSfYOXXUzJwTDF0HkbGFH_iweL4fKWXBUoFRkKfXwXrPXtljQjv4b88yVpQR3Yspu4pvPpGYFtmNy8ZHliLImvx8znHfxPDgHxx1UNhiu_ndm2VxTIpmnx0uXU3oTAl5QgafA9tNo/s400/tatula+%C3%A7i%C3%A7e%C4%9Fi.jpg)
Solan çiçeklerin yerine birkaç hafta içinde yenileri çıkıyor ancak o anı yakalamak asıl mesele…
Sıcak iklimi seven bu bitkinin sahibi,eski Yunanlıların savaşlarda düşmanlarını bayıltmak için kullandıklarını anlattı.Çünkü keskin bir kokusu ve zehirli etkisi var.Tabi bu kastedilen zehir etkisi tek bir çiçekle olmuyor onu da ekleyim.
İnternette Tatula ilgili çeşitli bilgiler mevcut,özellikle şifalı bitkiler içinde eski tıpta kullanıldığı anlatılmakta ancak bu tür şeyler riskli olduğu için onları çok ciddiye almamak lazım diye düşünüyorum.
Ben sadece işin görüntü kısmıyla ilgileniyorum.Çiçeklerin hepsi aynı anda açtığında harika bir görüntü oluşuyor.
detay.
ÖZET…
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWw6sHP4wU9lypNUiDBQIW6GCtHQ6eXs-8ZgP0PJ64ggSl676wR4JjkTKr1iisHmcM1wkB_gmVDeB5K8JmxyBZ8iKAUUdNq8Vkyf29eJ6-QP8En8624gk3KwSymehyUtP_rZWIDgf2DSI/s400/4.jpg)
Oysa zaman hepimiz için aynı şekilde işlemeye devam ediyor öyle değil mi?
Seneler sonra aynı yerde çekilmiş bu fotoğraflara baktım uzun uzun bana ait olmasa da...
Demek ki kelimeler olmadan da özetlenebilir “Zaman ve İnsan” hem de sadece iki fotoğrafla…
20 Temmuz 2009
UNUTULMUŞ BİR İZMİR GELENEĞİ…
Yasemin çiçekleri dallardan toplanıp,çam yapraklarının sivri uçlarına tek tek takılır.Sonra bu demet, içi su dolu geniş bir kaseye bırakılır.Evinizin içine ya da balkonunuza yaseminin güzel kokusu yayılmaya başlar.Özellikle akşam üstleri…
Gelelim bunun neden yapıldığına? Sadece mekan güzel koksun diye yapılmıyor, yaz gecelerinin kabusu sivrisinekler yasemin kokusunu sevmedikleri için ortamdan uzak duruyor...
BİRAZCIK ADRENALİN…
Israr ettiler.-- Peki dedim. Hani biraz deşarj olmak, geçici bir süre düşüncelerden kurtulmak için lunaparktaki gondol için bilet aldım…Buna en son 1990 yılında Eskişehir’de binmiştim. Radar,kamikaze ve türevlerini denemiş bir kişi için bu ne ki? Ama onlardan burada yok… Neyse geçtim en uca.Gondol hızlandıkça çığlıklar,kahkahalar birbirine karıştı bende ise tık yok!! Daha çılgını, şöyle kanımı donduracak “bir daha asla binmem” ya da “hiç binemem” dedirtecek bir şey olsa mesela bunun gibi…Netten buldum gerçek olabilir mi? işte onu bilmiyorum…![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjUOt-1OEyqhbJP-EjpjHqtWYH2OZrFqEZC8UqyUFZ0231e0VGcfhF16ucKjNQMRavjHQD91jJMq6N83IgHAtY-UWsu31BsqIv6XuGer9pFwAcDeFH7MEAzO7ETsW3jwst9Qzd1fiBnC9c/s400/adrenalin.JPG)
10 Temmuz 2009
TAŞ DEVRİ…
Sonra bir baktım komşular arasında taş toplama furyası başlamış.Denizden gelenlerin elleri taşlarla dolu...
MİDEMİZ NE KADAR SÜREDE GENİŞLER?
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhjWuI8jATjMRDqGcqO4T9rEl3FfSPBVbi5eXHwN5unVqcYaZIGYdd0dtuOmVwHhSRG_i8aN7Orx1oeh5g90cWUJKsw8obWeE2xyQe4ksRtkrBH8HYdIKmJMhrAg1ecpET1t2crlOvt_iA/s400/Stomach.jpg)
Psikolog Allan Geliebter, aşırı kilolu ondört kişiyi denek olarak almış ve her birinin midesine bir tüpe bağlı balon sarkıtmış.
Balonları midenin kapasitesine göre suyla doldurmuş ve bu insanların dört bardak suyla kendilerini tok hissettiklerini gözlemlemiş.Ardından Geliebter,bu insanlara bir ay boyunca düşük kalorili bir diyet uygulamış.Bir ay sonunda yaptığı yeni ölçümle aynı insanların artık üç bardak suyla kendilerini tok hissettiklerini gözlemlemiş.Bununla midelerinin
%27 oranında küçüldüğünü ve kilo sorunu olmayan insanların midelerine eşitlendiğini kanıtlamış.
Şimdi gelelim sorumuzun cevabına…Uzmanlara göre hiç durmadan yemek yediğimiz taktirde midemiz iki ila dört hafta arasında genişliyor.Ara sıra aşırıya kaçmak genişlemeyi önemli oranda etkilemiyor ancak zaman içinde insanı obur yapabiliyor…
”Sınırsızca yediğimiz bir gecenin sabahında,kendimizi olağandan daha aç hissederek uyandıysak eğer işte o zaman tehlike sinyalleri çalıyor demektir” diyor yine uzmanlar…
kynk.Reader’s Digest çevirisi-Bütün Dünya
Şimdi gelelim sorumuzun cevabına…Uzmanlara göre hiç durmadan yemek yediğimiz taktirde midemiz iki ila dört hafta arasında genişliyor.Ara sıra aşırıya kaçmak genişlemeyi önemli oranda etkilemiyor ancak zaman içinde insanı obur yapabiliyor…
”Sınırsızca yediğimiz bir gecenin sabahında,kendimizi olağandan daha aç hissederek uyandıysak eğer işte o zaman tehlike sinyalleri çalıyor demektir” diyor yine uzmanlar…
kynk.Reader’s Digest çevirisi-Bütün Dünya
2028 OLİMPİYATLARI…
01 Temmuz 2009
İHTİYOLOJİ YA DA İKTİYOLOJİ NEDİR ?
A- Toprağı inceleyen bilim dalı
B- Doğadaki değerleri inceleyen bilim dalı.
C- Otsu bitkileri inceleyen bilim dalı.
D- Balıkları inceleyen bilim dalı.
İhtiyoloji ya da diğer adıyla İktiyoloji ,Hayvanları inceleyen Zoolojinin bir alt dalı ve balıklar bu bölümde yer alıyor.detay için…
*Sonu –loji ile biten bilim dallarını genelde bildiğimi sanırdım yanılmışım.Bilginin sonu yok işte…
B- Doğadaki değerleri inceleyen bilim dalı.
C- Otsu bitkileri inceleyen bilim dalı.
D- Balıkları inceleyen bilim dalı.
İhtiyoloji ya da diğer adıyla İktiyoloji ,Hayvanları inceleyen Zoolojinin bir alt dalı ve balıklar bu bölümde yer alıyor.detay için…
*Sonu –loji ile biten bilim dallarını genelde bildiğimi sanırdım yanılmışım.Bilginin sonu yok işte…
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjEn9j8g98rvmCN_b96GZe375PpZtwNWard1oKpemml4VZ79FQRI2t6tIidBrR0TdiU9cLqIZ3UabyltR8zjOuUJTzK8M8JqUZkQJcfVbVxbRZatyVmr-YFFqn6QsKHFWYpc58S0o1H1kM/s400/bal%C4%B1k.jpg)
AŞÇI BACAKSIZ…
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6O2Pg0dvrRiksK9TNUhi8zQktWN_yTff8bAxlUqccyZ9SYeALrGsbkmoWo13aJiS5WfFOlODDnt-r-bShodA1BkHnIIm-D86IzrKCA9s_6ETt-dI1RYWAt3tu33XupQ-mA7DeylY4Nnc/s640/02062009477.jpg)
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhQUNpvZCwZl_cONx94TmqAyXJiTk7vIwtEVQKuw2Re2Cgh4MswCMq6QrDf_mnFj98pLCNkkFJdgwEtj2Rj9chVW227veF27ik2ryZEbn5R8o0e8FI_vRNKBw3HnjJiLbXQ2MKYX-2RMfo/s640/02062009486.jpg)
Saat 14.30 sıralarıydı yemek bitmişti. Afyon merkezinde kime sorsanız yerini tarif ediyor.Tarihi bir lokanta,dedenin açtığı lokantayı şimdi torunu işletiyor,içerisi küçük ama ilgi büyük…
Unutmadan tek çeşit et yemeği var.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEji5bQINo5dhLkr_ZhGgtR_li4JB2nzjxKkvxvB0EtPMCxbLM1JEP46cZlkG6P3XRc4wUcumrQUiNvhh9J_aER0ERhdtQwETEx6fDq9B63Tj2ejRkpgugUeE0a2Holx5z7S6uKwDfBZ4SY/s1600/bacaks%C4%B1z.jpg)
30 Haziran 2009
YOK ARTIK...
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilNkS1FKUX22e1GlhEgnvOdhSIQsH6aUjFIhve-xmxD4RsyKF6Lu0FG7iMbxrCxn_MghioWnDoFjBTu0hxeqYc-87nNYw9Mf85j7fQszjEVCsi627aqhwV66GqKdagK6uZzOYO_aYAneY/s400/Tank-namlusu.jpg)
Tv dizisi devam ederken altta bir yazı “ Tabanca yaz 3230 ‘a gönder gerçek tabanca sesi cebine gelsin.” Son zamanlarda karşılaştığım saçmalıklardan sadece biri böyle bişey olamaz ya da olmamalı…
* Numarayı kafadan attım.Meraklılara duyurulur!!!
ZIPÇIKTI...
Bol bol sulamak gerekiyor.
Bu arada söylemeden geçemeyeceğim bahçe işleriyle uğraşmak gerçekten çok yorucu…
24 Haziran 2009
ESPERANTO...
Esperanto,1887'de Polonyalı göz doktoru Ludwik Lejzer Zamenhof tarafından düşünülmüş bir fikirmiş.Doktor Ludwik , Anadilleri farklı olan insanlar arasında anlaşmayı kolaylaştırmak için bir dil geliştirmiş.Başka bir deyişle tüm ulusların konuştuğu ortak bir dil yaratmayı düşünmüş.Fikre ilgi gecikmemiş…
Esperanto 28 harften oluşuyor. Şu an tahmini rakamlara göre 1,6 milyon kişinin bu dili konuştuğu iddia ediliyor. Ulusal Esperanto Derneklerinden bu dili öğrenme imkanı olduğu gibi,kendi başına kitaptan öğrenme imkanı mevcutmuş.İnternet üzerinden online Esperanto kurslarına katılım sağlanabiliyormuş.Hatta dünyanın her yerinde bu dili konuşan ziyaretçileri ağırlamak amacıyla bir araya gelinip katalog çıkartılmış.Bu katalogdaki isimlerle “Esperantist”ler yazışarak çeşitli ülkelerde bedava konaklama imkanı sağlıyorlarmış.
Esperanto alfabesi
(Küçük harfler)
a b c ĉ d e f
g ĝ h ĥ i j ĵ
k l m n o p r
s ŝ t u ŭ v z
(Büyük harfler)
A B C Ĉ D E F
G Ĝ H Ĥ I J Ĵ
K L M N O P R
S Ŝ T U Ŭ V Z
Kio estas via nomo? = Adınız nedir?
Mia nomo estas ....= Benim adım .... dır
Bonan matenon = Günaydın
Bonan vesperon = İyi akşamlar
Bonan nokton = İyi geceler
Bonan tagon = İyi günler
Kiel ve fartas ? = Nasılsınız ?kynk.
detay için…
ÇEKİLİŞTEN 25 MİLYARI NASIL KAZANMIŞIM??
Kim durduk yere böyle bir şey yapar ki? Dolandırıcılık teknoloji ile birlikte şekil değiştirmeye başladı.Haksız yere kazanç sağlamaya çalışan bu insanlara ve adını kullandığı halde bu hattı kapatmayan Turkcell’e kızdım doğrusu.Çünkü bilgi vermek için aradığımda Turkcell numarayı alma tenezülünde bile bulunmadı…Sadece “bu tür şeylere inanmayın”demekle yetindi.
BURALARDAYIM...
02 Haziran 2009
AKTÜERYA BİLİMLERİ NEDİR ?
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxMMdM5D-0sVVq0ae6ATn6wOYV7XBJV1vp_Dv86HAk0frYI0EgU8SVDhmKTFZ4pzqihO0JaMocgvCpUe_TerILHA9kbX2kQ5ssMur3t2ikjx_x5Xx2oiXWh_9CwYy3OvC80X93Sbcan68/s400/sel.jpg)
Sonraki seneler açılan yeni bölümleri fazla takip edemesemde duyduğum “Kanatlı Hayvan Yetiştiriciliği Bölümü”, “At Antrenörlüğü Bölümü”,“Otobüs Şoförlüğü(Kaptanlık) Bölümü” bayağa ilgimi çekmişti…Kuş gribini ya da hergün yaşanan trafik kazalarını gördükçe bu bölümlere aslında ne kadar ihtiyaç olduğunu insan fark ediyor…
Son zamanlarda ise sıkça karşılaştığım ama ne olduğunu bilmediğim bölüme gelelim…”Aktüerya Bilimleri Bölümü” insanların kaza, hastalık, deprem,sel ,yangın.vb. olasılıklarla mal varlıklarını etkileyebilecek risk durumlarını analiz ederek ,sigorta ve emeklilik koşularını hesaplama bununla birlikte gelecekte olasılıkları tahmin edip önceden güvenlik programı oluşturma,risk ölçmede ve yönetmede uzman “Aktüer” ler yetiştiriyor(muş)…
Hacettepe Üniversitesinde 2002-2003 yılında öğretime başlamış…
DAMAT...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)