17 Ekim 2010
HAYIRDIR İNŞALLAH...:))
Her ne olduysa dün gece hiç olmadık bir yerde Sertab girdi rüyama...
"İşte bu" dedim...
Uzun süredir böyle güzel bir şarkı dinlemediğimi söyledim.:)))
İşi tadında bırakmak önemli,gün içersinde 15-20 kere aynı şarkıyı dinleyince olacağı budur diye kalktım yataktan...
16 Ekim 2010
ANKARA'DA MALATYA GÜNLERİ...
Fuar girişinde Kemal Sunal’ın filmlerinde kullandığı birkaç kostüm sergilendi…
NE DEMİŞ ?
"Kişisel başarınız büyük ölçüde iletişim kurma becerinize bağlıdır.Ne söylediğiniz, nasıl söylediğinizin yanında önemsiz kalır.Söylemek istediklerinizle karşınızdakini etkileyebilmek için, onun beynine ve yüreğine ulaşmanız gerekir..." Sue Knight
13 Ekim 2010
KENGER SAKIZI…
Gördüğüm zaman kafamı çevirirdim.Plastik kaplarda suyun içinde duran kenger (kengel) sakızına bakmaya dayanamazdım.Hijyenik olmadığını düşündüğüm içindi büyük ihtimalle…
Gerçi merakıma yenilip bir kere de deneme girişiminde bulundum.Tiryakisi çoktu ama ben çiğneyemedim,tadı da hoşuma gitmedi yani…
Zaten sert olduğu için çiğnemesi de çok kolay değildi.
Doğu Anadolu’da yetişen dikenli bir bitkiden elde ediliyor Kenger Sakızı.
Gövde kısmı kesilen bitkiden süt benzeri bir sıvı çıkıyor.Bunun koyulaşması beklenip sıcak suyla şekil veriliyor…
Hiçbir yan etkisi yok hatta faydası çok..
Hazımsızlığa,diş sağlığına ve temizliğine katkıları olduğu söyleniyor.Bunun yanında yüz felcine birebir…
12 Ekim 2010
SENSİZ REKOR OLMAZ…
Kışın donmuş halini de bilirim, yazın eğlencesini de…
Evet kışın çok soğuk olur ama o hüzünlü hali bile güzeldir…
Yazları ise daha eğlencelidir. Tekne gezileri, oltaya takılan balıklar, Ada’da yenilen nefis alabalığın lezzeti ve su sporları…
Tabii geçen yıllar içinde Eğirdir’de kirlenmeye “dur” diyemedi…
Şimdi Siemens Ev Aletleri ve Doğal Hayatı Koruma Türkiye Vakfı WWF, Eğirdir için bir proje gerçekleştiriyor.Üstelik bu çalışma Guinness Rekorlar Kitabına da geçmeye aday bizim, sizin kısacası hepimizin katkılarıyla…
Üyelik sonrası seçeceğiniz profil ve onay aşamasına giren fotoğrafınız,siteye davet edeceğiniz arkadaşlarınız tarafından işaretlenicek.En çok daveti gönderen ilk 5000 kişinin adı, Eğirdir gölü kıyısındaki elma ağaçlarına verilecek.Bu arada “En çok kişinin etiketlendiği çevrimiçi fotoğraf” rekoru kırılmaya çalışılacak…
Son başvuru 27 Ekim 2010.
10 Ekim 2010
KEDİ EVİ NASIL YAPILIR ?
09 Ekim 2010
ANGARYA İŞLER…
Hani olur ya yapmak istemezsin ama “yapamam” diyemezsin.Sonra sana kalır o işler ve bir türlü bitmez !!!
İşte bu baskı beni mahveden…
06 Ekim 2010
ŞOFÖRÜN HATASINI TOPRAK ÖRTER...
Makinam yanımda olmadığı için arzu edilen netlik yakalanamadı ama önemli olan sözün gerçekliğiydi...
SONBAHARI GÖRMEDEN KIŞA GEÇİŞ…
Son bin yılın en soğuk kışını geçireceğimizi okuyunca.”Eyvah” dedim…
Daha pastırma sıcaklarını beklerken, soğuk kendini öyle bir hissettirdi ki kışlıkları çıkartmaya
başladık .
Haftasonu hazırlıksız gittiğimiz Gölbaşı'nda resmen donduk ve sonbaharı görmeden kışa geçiş yaptığımızı kabul ettik.
En son beş ay önce gitmiştim Gölbaşı'na o zaman hava müthişti, Ramses’i bu kadar büyümüş
görünce bir hayli şaşırdım.Bu cins ne kadar çabuk büyüyor??
Bu fotolarda birkaç gün öncesine ait.Görüntüde ki bahar havası sizi yanıltmasın, Ankara’da hava gerçekten buz gibi…
03 Ekim 2010
DENİZATLARININ MUHTEŞEM DANSI…
Birbirlerini cezbetme çabaları sonrasında yaşamlarını tek bir eşle sürdürmeye karar veriyor denizatları…
Ölüm ya da kaybolma dışında eş değiştirmiyorlar.İlerleyen zamanda erkek denizatı dişiden aldığı yumurtaları kendi kesesinde saklıyor ve vakit geldiğinde (10 ila 42 gün ) yavruları kuluçka kesesinden dışarı atarak doğumu gerçekleştiriyor.
Çok küçük olmasına karşın büyük bir saygıyı hak ediyor…
* Görüntü California “Monterey Bay Akvaryum”unda ki bir sunumda kaydedilmiş.
01 Ekim 2010
BOYKOT KELİMESİNİN BİLİNMEYEN ÖYKÜSÜ…
1875 yılında iyi ürün alınmadığı için bölgede kıtlık baş gösterir.Bunun üzerine Toprak Birliği arazi kiralarının %25 oranında indirilmesi gerektiğini bildirir.Çünkü gerek çiftçi gerekse işçiler bu durumdan olumsuz etkilenmeye başlamışlardır…
En başta kontun emrinde çalışan Charles Boycott bu duruma karşı çıkar ve mahkemeye başvurur.Toprak birliği başkanı ise, kirayı düşürmeyen zengin toprak sahiplerinin “arazilerini kiralamayın ! onları bu şekilde protesto edin” diye kiracılara, aynı zamanda işçilere de çağrı yapar…
İlk sırada bu durumdan taviz vermeyen Charles Boycott’un ilgilendiği araziler ve çiftlikler protesto edilir. Kentten işçi getirmek zorunda kalan ve maliyetleri gittikçe artan Charles Boycott , bir süre sonra pes eder ve aldığı işi bırakır…
Charles Cunningham Boycott’a karşı yapılan bu toplu tepki hareketi, onun soyadından yola çıkarak “Boykot” olarak tarihe geçer...
MİLLET ÇIKTI AY'A BİZ KALDIK YİNE YAYA…
Süre ilk etapta kısa gelebilir ancak bu saniyeler içinde bile insanlar gerekli tedbirleri alabilmiş.
Tabii bu Japonlar için projenin ilk aşaması, artık başardılar yaa gerisi gelir.Eminim ilerleyen zamanda bu 30 sn’li süreyi dakikalara çıkaracaklardır…
29 Eylül 2010
TAHTA KAŞIK ÖDÜLÜ...
Sınavlarda derece alanlara “altın kaşık”, ”gümüş kaşık” gibi ödüller verilirken,en düşük puanı alan öğrenciye de tahta kaşık ödülü verilmiş o yıllarda…
Önceleri şaka amaçlıymış fakat o kadar meşhur olmuş ki İngiltere’deki diğer üniversitelerde bu geleneğe katılmış.
Sınav puanlarının yanı sıra yüzme, kürek çekme, buz hokeyi, ve rugby gibi spor müsabakalarında sonuncu gelen kişi ya da gruplara da taktim edilmeye başlamış.
İlk yıllarda ödül normal kaşık boyutlarındaymış zaman içersinde büyütülerek boyu 1,5 metreye kadar ulaşmış. :)
Cambridge Üniversitesi’nde 1909 yılına kadar böyle devam eden gelenek, berabere kalan veya aynı puanı alan kişileri de göz önüne alarak değiştirilmiş.1910 yılından sonra en kötü sonucu alan sadece bir kişi olmadığı sürece verilmemiş…
ASFALT YAPIMI...
Sıradan bir asfalt yapımı değil bu.Teknolojinin gelişmesiyle, ne kadar az insan gücüne ihtiyaç kaldığının bir göstergesi.Görüntü Hollanda'dan...
SİTE ÖNERİSİ…
“Malzemeye Göre” bölümündeki kutucukları işaretleyip bir süre bekliyorsunuz.Tabii bu beklemenin nedeni kayıtlarda 6877 adet tarifin bulunması.Onların içinden seçim yapıp sağ sütunda size alternatifleri sıralıyor…
“Kalori Cetveli”de işinize yarayabilir…
Aslında yemek yapma konusunda çok yetenekli olmadığım için çok fazla yemek sitesi takip etmiyorum belli başlı birkaç site var aklımda.Tarifi Bizden bunlardan biri…
26 Eylül 2010
ÇENE SUYU…
İçme suyuyla başlayan kısa sohbetimiz sırasında hiç düşünmeden kendisine Çene Suyu kullanmasını önerdim.Son beş senedir (tabi mecbur kalmadıkça) başka bir su içmediğimi anlattım…
Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde bahsettiğini, Sultan Abdülaziz’in 1863 yılında yaptırdığı Kasrı Hümayun kapısındaki kitabede yine bu suyun anlatıldığını,hatta TBMM’sinden çıkan izinle 1934 yılından beri İzmit Belediyesi tarafından şişelendiğini söyledim, tıpkı benim gibi ilk duyduğunda o da şaşırdı…
Suyun tadı kadar isim hikayesi de güzel…
M.Kemal Atatürk’ün ilk İzmit ziyaretinde, bugün bilinen ismiyle “Çenesuyu Çeşmesi” tren garına açılmış ve adına “Gazi Suyu” denilmiş…
Bu çeşmeden su içen Atatürk “ Neden bu ismin verildiğini” sormuş…
“…adınıza saygı dolayısıyle bu ismi verdik” diyenlere bu sefer suyun kaynağını sormuş.Çenedağı’ndan geldiğini öğrenince suyun aslına uygun “Çenesuyu” olarak değiştirilmesi emrini vermiş…
Tabii zevkler görecelidir ama dediğim gibi içimi hoş, lezzetli bir su yalnız dağıtım ağının geniş olmadığını da söyliyeyim.Şu an Kocaeli,İstanbul (Anadolu) (Avrupa),Ankara,Adapazarı,Bursa ,Zonguldak, Tekirdağ , Çorlu,Edirne ,Yalova ve Düzce’de satışı yapılmakta…
25 Eylül 2010
BANYODA NASIL MANTAR YETİŞTİRİLMİŞ ?
Rus aile yaratıcılık adına sınırları zorlamış ve banyolarında mantar yetiştirmeye karar vermiş.Üstelik bunun utanç verici olduğunu da kabul etmiş.Sonuçta yetiştirilen mantarların son adresi mutfak olmuş...
Peki bu nasıl yapılmış?
Hayli düşündürücü öyle değil mi?
***
11 aylık süre içinde bir kere daha olmuştu ancak bu kadar sancılı geçmemişti.Onu daha hafif atlattığımızı söyleyebilirim…
Açıkçası nefret ediyorum dolaylıda olsa bu durumun içinde olmak istemiyorum.İşyerinde yükselmenin yolu bir başkasının ayağını kaydırmaktan geçmemeli…
Zaten bunun kalıcı olacağına inanmıyorum.
Olmadığım bir kimliğe asla bürünemem “ bundan sonra benim yanımda olursan sana zarar vermem, yoksa sonun gönderdiğim diğer kişiler gibi olur” hareketlerinide kabul etmiyorum.
Aylardır uyum içinde çalıştığım arkadaşımın hatasını biliyorum ancak ben senin yanında yer almak istemiyorum…
" Hırsı bırak, kendini boş yere harcama! Şu toprak altında çırak da bir, usta da. . . " (Hz. Mevlana)